Önnot:
Dil konusunda sahte-bilim yapan Chomsky’ye bu metnin 4 bacağını birden hediye
ediyorum.
Dinleme,
konuşma, okuma, yazma birbirlerinden; yazılım ve donanım olarak, zihin ve beden
olarak, kullanılan organlar olarak, etkin ve edilgin olarak tümüyle
farklıdırlar ve hepsi birarada dili oluşturur.
O
nedenle ‘dil geni’ diye bir şeyden söz edilemez. Söz eden Chomsky de,
sahte-bilim yapmış olur.
Dinlediğini
anlama geni, konuşma geni, okuma geni, yazma geni belki olabilir, olursa da
birden çok olur.
Bu
dörtlü, iki artı iki olarak ikiye ayrılır. Dinleme-konuşma işin sözel bölümünü,
okuma-yazma işin yazılı bölümünü oluşturur.
İyi
dinleyenen iyi konuşmamasının gerekmemesi gibi bir durum vardır.
İyi
konuşanın iyi yazmasının gerekmemesi gibi bir durum vardır.
Sonuçta
bunların; birli 4, ikili 3, üçlü 3, dörtlü de 1 kombinasyonu vardır ve toplamda
10 eder. İnsan türü, konuşamasa da yazabildiğine göre, bunların hepsi de gerçek
yaşamda mümkündür.
Hepsini
iyi yapabilene pek raslanmaz. Aslında, herhangi birini de tam-iyi yapabilene
pek raslanmaz.
Burada,
okurların yazar olmaması / yazı yazmaması, yazarların okumaması gibi, ironik
bir durum var günümüzde.
İnsan
dinlemek için para alana psikolog denir.
Yazmak
için para alana köşe yazarı denir.
Kendi
hesabıma:
Hepsini
de, birbirinden istatiksel olarak karşılıklı bağımsız olarak icra ederim. Yani,
hepsini yaparım ama birini diğerine karıştırmam. Okuma ve yazma nedenlerim
birbirinden farklıdır örneğin. Dinleme ve konuşma nedenlerim de öyle.
Örneğin,
bir okuma nedenim, sıradan insanların mektuplarını okumaksa; bir dinleme
nedenim de, günlük / gündelik popüler dili izlemektir.
Tüm
bunlar, yüzyıllardır var ve böyle ama. Yani, benim yaptığımı yapan ve bunu
beyan eden milyonlar var ama Chomsky gibiler, hala sahte-bilim konusunda
ısrarlı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder