Çarşamba, Nisan 13, 2016

3 Tuhaf Rüya

12.04.16, 11:50.
3 Tuhaf Rüya
(Dün gece görüldüler. Yazıldıkları sırayla.)
Bir:
Ziyaver ve ben Afyon’dayız. Ziyaver ir kuburtaşı alacak. Bu kuburtaşı kahverengi ve ytong taşından. Antikaymış. Daha önce yir yerde gördüğüm gib, bu kuburtaşı tuvalette zeminden 80 santim falan yukarda yerleşikti.
İki:
2 kadan ve ve 2 erke ve 2 çift var. Bunlar evliler. Bunlar çocuk yapamak üzereler. Sonra son anda boşanıyorlar. Çaprazlama evleniyorlar. Çocuk yapıyorlar. 2 fotoğraf vardı rüyada: Baba, anne, çocuk, yalnızca kafalar, karpostal, siyahbeyaz 2 foto.
Üç:
Sezen Kasu, açkıhavdaa yağmur yagarken, yüzüne yağmur düşerken şu şarkıyı söylüyordu:
“Güller açtı yüzümdee, güller öldü içimdee...”
Açıklama ve yorum:
Sonuncu rüyayı tam görüyorken kendimi uyandırdım, rüyayı yazayım diye.
Sonuncu rüya, Türkiye’deki kadınlara yönelik ölüm sonuçlu erkek şiddetinin sivil toplum aktiviteleri sayesinde azaldığını bana söyleyen 2 gençkıza yanıldıklarını, gidip TUİK istatistiklerine bakmalarını söylediğimin hemen arkasında, bir tür kapanış klibi gibi göründü.
O rüya parçasından önce de, bir müzayede bir film bileti veriyordu ama ben filmi seyretmek için giyilmesi gereken giysiyi gymemek için, seyretmek isteyeceğim filme gitmiyordum. O zaman da, açıkhavada yağmur yağıyordu.
Yani o 3 parça, peşpeşeydi ve anlamsal eşlenik gibiydi. En azından renk atmosferi aynıydı.
Yorum:
Son aylardaki, insanların muazzam anlamsızlığı duygu fonuma yönelik rüyalar. Ziyaver’in saçmalığına karşı, Sezen’in söylediği ama benim söylüyor olacağım şarkı: Yüzünde güller açarken içinde güllerin ölmesinin absürdlüğü ama geçerliliği de. Yaşamın önce insanın yüzünde güller açtırması, sonra içindeki gülleri öldürmesi acımasızlığı.

Rüyalarda fon hüzünlüydü ve ben şu an yaşarken de, rüyalarımı anımsarken de hüzünlüyüm.

Hiç yorum yok: