Pazartesi, Nisan 11, 2016

FB Kır Komünü Diyaloğu

Nickname:
Anarşist Adalar modeli tarihyazımına dair bir algı sunmaktadır. Yapılan "ada" metaforu anarşizmin siyaset felsefesine içkin "form" derdini görselleştirir.
Adaların, sahip oldukları parçacıklı ve "ayrıksı" yapılarıyla "Anarşist tarihin" dünya tarihindeki yükseliş ve durulmalarını anımsatığını düşünüyoruz.
İnsanı merkeze koymadan bir bilim-siyaset üretilebileceğini anlatmak için; yaşamın bütünselliğinin Karmaşık ilişkiler barındırdığı gerçekliğini, salt coğrafi olmayan bir metafora yüklüyoruz.
+
Reha Ulku:
Sözcüklerde çok kaybolmuşsun, sözcüklerin savruk, sadede dönmeni öneririm. Gerçek bir yaşam ada örneği tarihten: Pasifik Okyanusu Polinezya (Türkçe'si 'çokadalar ülkesi'), ilkin barışçı kabileler tarafından yerleşime uğratılmış. Onlar, öylecene barış içinde yaşarlar iken, aynı dili konuşan ikinci kuşak / dalga göçmenler gelmiş, onları pişirip yemişler, bildiğimiz yamyamlık. Bu, gerçek bir öyküdür. Ütopyaların ızgara olması tehlikesi her zaman mevcuttur yani. Ya da: Ütopyanı ızgara disütopya olmaktan korumak, onu tasarlayan bir ütopist olarak, senin görevindir. Bunu, tarım / kır komünleri özelinde, özellikle bir kez daha belirtiyorum.
+
Nickname:
Hocam şu an aynı dili konuşmuyoruz. 'Ada' gerçek anlamda kullanılmadı. Yerim dar ve açıklaması çok zor. Devlet aklının karmaşık bir sistemi nasıl indirgediğini, bilimsel ormancılık ile örneklendirebiliriz. Orman, ne kadar tek bilinçli olursa, merkezi yönetim olanağı da, o kadar büyük olmaktaydı. Uygulanabilen rutinler, yaşlı karma ormanların yönetimi için gereken tedbirleri duyulan ihtiyacı asgariye indirmekteydi. Görüldüğü gibi devlet aklında, belirsizlik ya da karmaşıklık içerisinde sistemlere yer yoktur. Devlet aklında belirsiz yada karmaşık olan da indirgemek, yönetmek için ölçümü standartlaştırmayı ve metis'i göz ardı etmeyi dayatılmıştır.
+
Reha Ulku:
Devletlilik tarihini eksik bildiğin kanısındayım. Devletlilik, 5 milenyumdur insan türünün yapabileceği düzenlerin % 51 olasılıklı olanı: Kabaca model limitine de vardı ve geleceği yok. Ancak biz anarşistler, burada sen anarşist arkadaşım, devletsizliği yanlış ve eksik tanımlıyorsun, diğer bir deyişle, doğru ve geçerli bilgiyi ayırsayamıyorsun ve oto-dezenformasyon yapmış oluyorsun. Burada doğal tohum veya doğal genetikli bitki olmadığını ve neden olamadığını da yazdım ama burada kimsenin o doğru bilgiyi dikkate alıp, ütopyasını ızgara olmaktan kurtardığını sanmıyorum. Mülksüzler'deki Shevek'in dediği gibi: Sen kardeşim, senden başka sana kim yalan söyleyebilir ki?
+
Reha Ulku

Örneğin TC de, Dünya da, kaos-kozmos / düzen-kargaşa eğiliminde, kaosun / kargaşanın en az % 51 olduğu, bunun kendiliğinden olduğu, devletin düzen çabasının bu kaosu arttırdığı ama kaosun da, tıpkı orman yangınının kendini söndürmesi gibi, bir zaman süreksiz dizisi olarak, kendini bitireceği ve yeni bir kozmos aşamasına gelineceği, bunun 2200'e dek süreceği, daha şimdiden belli. Dünya Sistemi'ciler böyle hesapladı çünkü. Daha önce de, Flechtheim ve Asimov, bunun ön-denklemlerini tasarlamıştı. Burada, kader-tarih olandan söz etmiyorum, insan eliyle yaratılan büyük sayılar kuramından söz ediyorum. İşte o nedenle bazı anarşistler, Stirner gibi örneğin, uç derecede bireycidir ki bu insanı bildiğimiz kültürel veya zihinsel katatoniye götürür, toplumsallığa değil. İşe bu nedenle siz genç-anarşist adaylarının çıkar / açar / eksodus tek yolu inzivadır, komün kurmak değil, küçük de olsa toplumsallık değil. Çünkü, belli bir süre için toplumsal olan herşey, bilgi için zehir olacaktır. Ki buna Orta Çağ deniyor. Neo-Kavimler Göçü'nün barbarlığı, bu Neo-Orta Çağ'da uygar olan herşeyi parçalıyor ve mayalıyor. Kurtarılacak ütopya yok, Shevek, o nedenle ev-gezegenini terketti. Ustaları dinlemek iyidir, onları geçmek için, onların hatalarını yinelemek için değil.

Hiç yorum yok: