Makyavelli,
‘Prens’i 1513’te yayınlamış.
Neçayef,
antitez olan ‘Elkitabı’nı 1869’da yayınlamış.
Marx,
‘Komünist Manifesto’yu 1848’de yazmış.
Bellgarrigue,
antitez olan ‘Anarşist Manifesto’yu hemen 2 yıl sonra, 1850’de yazmış.
Ancak de
la Boetie, hepsinin de antitezi olan, ‘Gönüllü Kulluk Üzerine Söylem’i (söylev
değil, söylemdir aslı, ‘discourse’ her 2 anlama da gelir ama politikada ve
felsefede söylem anlamına gelir), 1550’de yazmış.
Bu 5
eser, politika açısından eşlenik değerde.
Bunun
tek anlamı var:
1500-1945
arasındaki AB koloniyalizmi en başta mafiş imiş.
Barnett
günümüz ünlü yazarlarından. Birçok temel hatasının yanında, milliyetçiliği ve
sosyalizmi, Batı’nın ürettiği, zamanı dolmuş idelojiler olarak tanımlaması.
Zamanı
dolmuş değil, en baştan belli olduğu gibi, en baştan geçersiz idiler hepsi.
Artı, ne
milliyetçiliğin, ne de sosyalizmin miyadı falan dolmadı. Bunu, anti-nasyonalist
ve anti-komünist biri olarak yazıyorum.
1980
neo-liberalizmi de öyle. Oysa Barnett ve Fukuyama, o adımın son adım olduğunu
ve tarihin sonunun geldiğini önesürdüler.
2001-2016
arasında ise, tarihin değil bitmek, henüz başlamadığını izledik canlı yayında.
Not:
Gelecekbilim, büyük zaman perspektiflerinde olaya baktığı için, kimi zaman
geçmişi de değiştirir. Epistemik olarak da, ontik olarak da.
İşte
benim gelecekbilimim de, bu 7 kişi ve eserleri üzerinden, geçmişi hem
epistemik, hem de ontik olarak değilledi ve değiştirdi.
(16 Nisan 2016)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder