Perşembe, Nisan 21, 2016

Suudi Arabistan x ABD

Artık, eteklerdeki taşlar dökülmeye başladı:
“ABD Başkanı Barack Obama, Kongre’de, 11 Eylül saldırılarında Suudi Arabistan’ın rolünün olduğunu ima eden ve Riyad yönetimine ABD’de dava açılabilmesi ihtimalini barındıran yasa tasarısına karşı çıktı. Suudi Arabistan'a yönelik yargı yolunu açabilecek olan yasa tasarısının geçmesi halinde Suudi Arabistan ABD'yi, dünyadaki dolar fiyatlarını düşürmekle tehdit etmişti.”
Ne ironik değil mi?:
Arap Baharı’nın amacı, asla ve kata ABD müttefiki krallıkların sarsılması değildi ama öyle oldu.
Ne ironik değil mi?:
Aynı ekonomik güç, Çin’de de var, çünkü 2 trilyon dolarlık fonunun önemli bölümü ABD tahvillerinden oluşuyor. Ancak Çin, ısıracaksa havlamaz, harttadanak ısırır. Uzaya insan yolladığında, öyle yapmıştı.
Geriye bir tek AB kaldı, ABD’ye açıkça karşı çıkmayan. Onlar da bir acaip: Obama ile uğraşacaklarına, takıldılar Erdoğan’ın peşine, bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete, oynuyorlar.
Obama gidici değil, gitti bile. Yerine gelen kişi Clinton da olsa, Truimp da olsa, 2024’e kadar yerinde kalacak olan Putin ile baş edemez.
Friedman’ın ve Brzesinski’nin açıkça ifade etmiş olduğu, ABD’nin sonu, senaryosu artık işlemeye başladı. Friedman, 2028-2032 başkanlık seçimlerini ve arasını, kriz dönemi olarak belirtmişti.
Ancak, 2024’ten sonra, sözü geçen ülkelerin hiçbirinin konumu güvencede değil. Tüm gelecek kredilerini bitirdiler çünkü.
Brezilya da, büyük olasılık ABD fıştığıyla, 15-20 yıl daha kaybetti son kriziyle. Hindistan’da tık yok, olsa olsa Pakistan’a atom bombası atarlar.
Düşünebiliyor musunuz?
1., 2. ve 3. Dünya’dan gelebilecek hiçbir çıkış olasılığı kalmadı, daha doğrusu bırakılmadı.
İşte, geleceği öldürmek ve ipoteklemek bu ve biz tam 40 küsur yıldır boş bir gelecek olsun diye, boşuna yırtınmıyoruz.
Onların yapabileceği tek gelecek var:
Kıyamet.
Gerçek cehenneminin çölüne hoşgeldiniz.

(19 Nisan 2016)

Hiç yorum yok: