Pazar, Nisan 10, 2016

Panama-Leaks ve ABD

Bir haber:
“Panamalı hukuk firmasından sızan 11,5 milyon belgede Amerika’dan isimlerin fazla yer almaması, bazı çevrelerde hem dikkat çekti, hem de tartışma yarattı.”
Burası tamam.
Bir de miktara bakalım:
“2014’te Senato’nun alt komisyonu, denizaşırı vergi cennetlerini kullanan Amerikan şirketlerinin ülkeye vergi kaybının 150 milyar doları bulduğunu açıklamıştı.”
Miktar küçük gösterilmiş gibi.
Global beyaz-kara paranın 32 trilyon dolarının 10 trilyon’u ABD’lidir. 33 yıla bölünce de, yılda 300 milyar dolar eder.
Yani ABD senatosu bile, buzdağının 70’te birini görebiliyor ancak.
Tersine bir soru ve bakış açısı:
Peki, o 32 veya 64 trilyon doların tamamı, resmiyete girse ne olur/
Bizce, global ekonomik çöker. Daha doğrusu, tekerlek o kadar yağlanır ki ekonomi bir daha fren tutmaz ve 2029 Krizi de öyle gelir.
Zaten, 2007’den beridir G-7 ekonomilerinin küçülmesinin nedeni de o para. Global yıllık tasarruf, olsun olsun 15 trilyon dolar iken, %oo 1 o kadar parayı ekonomiden çıkardı.
Tamam, 100 milyon dolarlık bina, 1 milyar dolar oldu ama tüm para da satın almaya dönmedi ki zaten harcanabilirden büyük bir para o.
Bunun da, 1980 neo-liberalizmi yalnızca 2 araçla becerdi:
Bir: Şikeli ileri doğru işlemler.
İki: ‘Off-shore’ türü vergi cennetleri.
Bunların, İngiltere’nin zamanında yaptığı biçimde, Hindistan dokuma sanayisinde bir no iken, Hintli ustaların ellerini kesip, bir de Doğu Hindistan şirketi aracılığıyla, ithalat-ihracat yasaları koyarak, tüm Hindistan’ı İngiltere’den mekanik-hazır-konfeksiyon ürün almaya kilitlemekten farkı yok.
Bunun bugünkü adı, WTA: Dünya Ticaret Örgütü.
Hegemon da ABD:
İti iti ısırmıyor işte.

(7 Nisan 2016)

Hiç yorum yok: