Ne
tuhaf:
Atmadığı
taşla vurmuş kuşu:
1974
Kıbrıs krizi ne demek?
TC’nin
peşinde olmadığı ama 43 yıl sonraki sonucuyla, modern dönemlerdeki ilk
emperyalist atağı demek.
İkincisi
de bu oldu:
Suriye,
Irak, Katar, Somali emperyalistçiklikleri.
ABD ne
yaptı peki?
‘La, sen
benim adamımı nasıl tutuklarsın la?’ dedi.
“İstanbul'daki
ABD Konsolosluğu'nda bir çalışanın casuslukla suçlanarak tutuklanmasının
ardından ABD ve Türkiye'nin karşılıklı olarak vize başvurularını süresiz askıya
alması dünya basınında geniş yer buldu.”
Filler
sevişti, otlar ezildi; filler tepişti, otlar yine ezildi.
Kore’de
de 5 bin ölü, yeni bölgelerde bunun nüfus oranı muadili ölü var, oluyor, olacak:
belki 15, belki 30 bin ölü.
Ağlarsa,
analar ağlar; gerisi ağlamaz bile.
Bu
arada, çocuğunu sokağa atan, bebeğini kuyuya gömen çook analar çıktı, deprem
ertesinde kızını satan analar çıktı bu ülkede (bakınız konuyla ilgili bir
belgesel).
Analar
da, çoktan yalan olmuş olabilir yani.
Gelelim
Zihni Sinir analizlerine:
“ABD ile
yaşanan vize krizine yönelik bir değerlendirme yazısına yer veren İngiliz Times
gazetesi, yaşananları “iki NATO müttefiki arasında, onyıllardır yaşanan en
büyük soğukluk" olarak nitelendirdi. Gazete, iki ülke arasındaki
ilişkilerin bir önceki "dip yaptığı" dönem olarak da 1974 Kıbrıs
sürecini gösterdi.”
Şimdi:
Bu mu,
Rusya uçağı düşürme mi?, diye sorsalar, reel politik olarak, uçak düşürme,
derim: Bunu, ne ABD, ne de başka bir NATO ülkesi yaptı veya yapabildi çünkü. Şu
andakini ise, 3-5 ülke birden yapıyor durumda.
Olayın
öyküsünün, Henry Fonda’nın karısının bulunduğu New York’a atom bombası atan ABD
başkanını canlandırdığı filmin öyküsüne doğru gitme durumu var artık.
O
nedenle, Çinliler’in deyimiyle, asıl ‘heyecanlı
zamanlar’ henüz başlamadı cicim: Orada Kobalt 60 vaa, Sezyum bilmem kaç
vaa. Herkes salak değil, 300 küsur metreden tüfek atışıyla debelensin: Adam,
obüs veya omuz roketi kullansaydı, bin kişi gitmişti en azından: Açık alan,
koyunları kes babam, kes kes kes.
Eee, ABD
Vietnam’da 3 milyonu ölüme sürerken iyiydi, değil mi? Doymadı, üzerine ayda 25
dolara çalıştırıp, olmadı fabrikayı kapatırken de, iyiydi, değil mi?
Ahan da
size, iyi mi iyi psikopati…
Uğraşın
bakalım.
Ne Halid
akıllandı, ne Carlos, ne de Unabomber.
Gelsin
bakalım bir Assassin’s Creed Neo-Hasan Sabbah. O zaman görün siz ananızın
örekesini.
Bakın:
Erdoğan,
bunların hiçbiri değil. Köşeye sıkıştı, bunları yapıyor. Daha da köşeye
sıkışacak, daha da kötülerini yapacak. Amma ve lakin onun da yapmayacakları
var: O Kobalt 60 kullanmayı akıl da edemez, duygu da edemez.
Ancak,
bir Yojimbo çıksın, bir ona öpücük bir buna öpücük versin, bir ona bomba bir
buna bomba versin, toplama kampında birden sonrası istatistik yapsın, olur
biter.
Evet, TC’nin
durumunda şu an emperyalistçik kesin ama emperyalist aday adayı belki…
Kriz mi?
Ne zaman
çıktık ki ondan?
(9 Ekim 2017)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder