Perşembe, Ağustos 31, 2017

Ölüm, Pornografi, Cinayet?

Bir olay, inanların klişe düşüncelerinin ne denli geçersiz ve zararlı olduğunu bir kez daha imledi:
“Bir haber metnine çevrilen ölüm, ister istemez pornografiktir.”
Bunu Zehra Çelenk söylemiş.
Yuh yani.
Ortada 2 ölüm var. 1 cinayet ve 1 intihar deniyor ama 1 kriminolog, pekala üçüncü kişi veya kişilerin işin içinde olabileceğini belirtiyor, çünkü cinayet aleti olan silahta parmak izi yok.
Haber ve kriminoloji bilgisi, yakı değerlikte epistemiklerdir.
Bir gazetenin üçüncü sayfa haberi türünden cinayet yaklaşımları bile, pronografik değildir. Üstüne üstülük pornografi olumsuzlanacak bir kategori değildir.
Artı, ‘Naklen Ölüm’ filminin gösterdiği üzere, cinayeti teşhir bile pornografik değildir, tam tersine gerçekliği büküp değiştirebilir bir güçtedir.
Daha da artı, naklen savaşın gösterdiği üzere, felaket yönetimi konusunda kitleyi eğitebilir. Eğitmez ayrı konu, çünkü kitleyi bu kültürel koşullarda hiçbirşey eğitemez, eğitemedi, eğitemiyor: insanlar okuma yazma öğrenmeyi inkar ve red ediyor, daha ne olsun?.
Bu vaka da, tam bir krimonoloji eğitimi vakası örneği. Çok fazla şaşırtıcı belirti var. Ancak, her zaman intihar ve cinayet temel nedenli aynıdır ki buradaki cinayet nedeni de onlardan biridir. Cinayet nedeni para görünüyor ama önce intihar cinayet işleyip sonra intihar ettiği önesürülen kişinin, yüksek nicelikte parasını aldığı önesürülen kişinin bu parayı almasında, üçüncü kişiler de aracılık etmiş, onlar da kuşkulu kişi durumunda yani.
“Asgari saygıyı falan hiç iplemeyen, acayip bir gerçeklik yitimine uğramış tuhaf bir toplum haline geldiğimizi tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor bu cinayet. Bence, bu ürkütücü olayın en ürkütücü yanı da bu.”
Salla zarları salla, salla pulları salla.
Ne asgari saygı? Nereden çıktı şimdi bu? Yüzlerce kişinin içinde bulunduğu bir mekanda açıkseçik işlenmiş bir cinayetten ve bir intihardan söz ediliyor: Olay, insanlardan uzakta ve tenha bir yerde olmadı ki. Anımsayabilirler ama oradaki insanların bir bölümü o muhtemel üçüncü kişi kuşkululardan birini veya birkaçını muhakkak gördü: İşte, bu nedenle felaket yönetimi: Doğru sorgu, doğru bilgi demektir, soruna çözüm üretmek demektir, yangına benzin dökmek demek değildir.
Gerçeklik yitimine uğramış olan toplum değil, yukarıdaki satırları yazan kişi. Toplum yediği her herzeyi bilerek yedi.
Tersinden bakarsak da:
Toplum, hiçbir zaman doğru, geçerli, vd bilgi istemez. Toplum; en güzel ve en çok yalan ister, şatafat ister, güzel ister, görkem ister, his ister, düşünce ve bilgi istemez.
E, bu yazarın kitleden farkı ne o zaman?
Histeri krizindeki biri gibi, inleye inleye yazmış satırları.
Çıkış cümlesine bakın:
“… mekanı cennet, sevenlerinin başı sağ olsun,”
Kadın kadın, senin beynin nerede?
Sen köşe yazarısın, metninde haber, bilgi ve düşünce nerede? Yakındığın durumda ve kişilerin yerinde, aynen kendinin de durduğunu görmüyor musun?
Yazık, diyorum ve susuyorum.

(29 Ağustos 2017)

Hiç yorum yok: