Cumartesi, Aralık 23, 2017

Almanya’nın Geleceği, 4. Reich ve Post-2-AfD

Temel tezimiz, Almanya’nın 4. Reich kurmaya doğru gittiği. Bunun potansiyel panoramasını irdeleme arzusundayız.
Öncelikle, AB-ABD temelli Dünya’nın 11 Eylül 2001’de bittiğini, sorunun temel rejim sorunları olduğunu (yani sağ-sol ayrımı geyiği olmadığını), Fransa’nın 6. Cumhuriyet arayışı içinde olduğunu (bunun ilk söyleminin bir sosyalit-kadın başkan adayı (Royale) tarafından yapıldığını) ve parça olarak bütün içinde anlamının bu olduğunu, (1789-1965 başlangıç momentli ilk) 5 cumhuriyetli onun tersine, cumhuriyete İspanya’nın daha geç başlayıp, daha erken bir sürede 6 cumhuriyet geçirdiğini, 1789-1989 arasındaki cumhuriyet kavramlarının tanımının vadesinin dolduğunu) ama 30 yıldır bir ikame sistem yaratılamadığı için, tüm Dünya’nın politik krizde olduğunu kabul ediyoruz. 1. Dünya yeni sistem yaratamıyor, 2.-N. Dünya bu nedenle kendine rol modeli seçemiyor. Açmaz toplu yani.
Bu durumda politik iktidar boşluğunun birileri doldurur tabii. Çoğu kısa süreli ve çabuk geçici olur tabii.
Da, ama Almanya öyle değil:
2 dünya savaşı çıkardılar, taa Dünya’nın öbür ucunda bunlarla 2 dünya devrimine neden oldular, aslında kendileri devrim yapıyordu ama beceremeyince, karşı-devrim ile Nazizm’e neden oldular, şu bu.
2018 momentiyle ABD ile askeri, iktisadi, siyasi olarak aşık atabilecek tek ülke. İngiltere, salaklığın hasını yapıp, kendi kendine AB’den çıkınca, Almanya tüm eski hinterlandına el koydu. Bunu böyle yapacağını da, 1992’de Slovenya’nın bağımsızlığını tanıyan ilk ve tek AB ve NATO ülkesi olarak kanıtladılar: Kabacası, ABD’ye hayır ve çektir git dediler.
Sözü geçen o 30 yıllık dönemde, sağolsun Alman sosyal demokratları gölgelerinden bile korktukları (ve hala Almanya’da komünist parti kurma yasak olduğu) için, Kohl-Merkel ikilisi, ikili bek olarak, AfD’nin neo-faşizmi için uygun toprak yarattılar.
Bu neo-faşizm çok çok farklı. Ama hala bir faşizm. Ancak, faşist sayıldığı yerlerde aslında faşist değil ve faşist sayılmadığı yerlerde faşist.
Unutmayalım ki faşizm ve Nazizm aynı şeyler değil:
Almanya 1930 gibi, diyelim birbirine eşit 3 politik güç vardı:
Komünistler, (kendilerine sosyal demokrat diyen) sosyalistler ve nasyonal sosyalistler. Yani, 3’ü de özde gayet toplumcu idi ve bu arada Mussolini’nin partisi de halkçı idi ve bugün hala halkçı sıfatlı sağ parti var AB ülkelerinde.
Hitler ve Stalin, önce saldırmazlık paktı imzalayıp, sonra birbirlerine daldılar.
Merkel-Putin ikilisi ise epeyi farklı.
Merkel dişi faşist olmaya eğilimli ama bunu beceremez, zaman ve zemin uygun değil. AfD yeni bir Hitler çıkaramaz. Yeni Hitler’in peşinden bu yeni Almanlar gitmez, onlara başka ve değişik bir model gerekli ve onun tanımı da henüz muğlak. O nedenle, post-2-AfD dedik. Zaten aslında AfD, bir buçuk veya bir tam üç çeyrek aşamadan geçti bile.
Arasavımız şu: Yeşiller ve Korsanlar, bu faşistleşme sürecine tam gaz katkıda bulundu, tıpkı Hitler zamanındaki sosyalistlerin ve komünistlerin Hitler’e katkısı gibi. Sonuçta von Papen, başta sosyalistlerin adamıydı, aynı zamanda askeri istihbaratçı idi ama. Bu panoramada kardeş kavgasını seçtiler ve topluca yenildiler. Sonrası katliam.
Birinci Faşizm / Nazizm / Nasyonal Sosyalizm’in gelmesi, 1918-1936 arası için 18 yıl aldı diyelim. Bu arada, tüm Avrupa ve ABD nasyonal sosyalistlere katkıda bulundu, amman SSCB gelmesin diye.
1945-1990 arası ise, merkez sağ-sol arasında, al iktidarı gülüm, ver iktidarı gülüm, oynandı. Sonra, 2015 gibi, yani 25 yılda, 2 merkez partinin toplam oyu hızla yarının altına düştü. Yeni, farklı, küçük, marjinal, uç, aşırı partiler devreye girdi. İşte AfD, o uçlardan biri yalnızca. Burada önemli olan şey, hangi uç durumun kazanacağı.
Onun kazanıp kazanamayacağı; neo-Almanya’daki neo-Krupp’lara bağlı, neo-Almanya’nın Alman kökenli vatandaşlarının gidişatına bağlı, azınlıklara çok-çok az bağlı, ordu istendiği an istenilen yere dalabilir (adamlar kendi kentlerinin içinde askeri tatbikat yapıyorlardı ve siviller onları görmüyorlardı bile), atom bombası değil, yıldız bombası bile yaparlar (ve hatta belki yapmışlardır bile), ekonomi desen, babalar gibi, pardon analar gibi:
İş, politik kararlarda / kararlarla düğümlenebilir yani.
Fransa işi, baba ve kız Le Pen, bu işle daha uzun süredir uğraşıyor olmalarına karşın, kıvıramadılar. Orada Macron, Fransız öpücüğü politik tiplemesine tam uydu: Gerofilikliği; başkanlık sarayına 3 metresini sokan sosyaliste, şarkıcı metresi olan muhafazakara cuk oturdu: Bu, emmeye de gelir, gömmeye de durumu yani. Filistin meselesinde hop dönüverdi örneğin. Uçkuru disiplinsiz olan, herşeyde disiplinsizdir yani.
Genel ortamı tanımladık ve post-N-faşizm tiplemesi için Post-N-AfD’nin çok-çok uygun olduğunu açımladık.
Bundan sonrası. aktuel olaylar ve onların yorumları…
Dipnot:
Neo-faşizmin acelesi yok, asıl faşizmin de yoktu: Kenan Evren deyimiyle, koşulların olgunlaşmasını bekleyebilirler ve hepsi de bekledi de.

(22 Aralık 2017)

Hiç yorum yok: