Pazar, Aralık 24, 2017

O Ülkeye mi Katılsak, Bu Kıtaya mı Katılsak?

… yoksaa:
Uçurumdan mı atlasak?
Yanıt: Uçurumdan atlayalım lan, aksiyon ve heyecan olur. Yaşam çok tekdüze ve sıkıcı.
21. Yüzyıl geldi. Halkların yeni seçimleri ve tercihleri de geldi.
Daha doğrusu gelemedi.
Çünkü, ‘uçurumdan atlamak’, aslında şıklar arasında yoktu, lümpen halklar öpe öpe onu soktular, geleceğini tayin hakkı olarak, pu ha haa....
Gelelim habere:
“Katalonya'nın bağımsızlığından yana olan üç siyasi parti, 135 koltuklu Katalonya parlamentosunda çoğunluğu sağlamak için gerekli olan 68 koltuğun üzerine çıkmayı başardı.
Ancak 2015'teki seçimlerde toplamda 72 koltuğa sahipken bu sefer 70 koltuğa düştüler.
Seçimin en çok oy kazanan partisi ise, İspanya ile birlikten yana olan Ciudadanos (Vatandaşlar) oldu.
Yüzde 25,37 oranında oy alan Ciudadanos'u 1,1 milyon seçmen tercih etti.
Katalon lider Carles Puigdemont'un bağımsızlık yanlısı Katalon Avrupa Demokratik Partisi (PDeCAT) ile Katalonya Demokratik Uyuşma'nın (CDC) oluşturduğu "Katalonya İçin Birlikte" (Junts per Catalunya) koalisyonu ise, yüzde 21,65 oran ile 940 bin oy alarak ikinci oldu.
Ancak Katalonya'daki seçim sistemine göre, kırsal alandan çıkan oylar, daha büyük bir avantaj sağladığı için Ciudadanos 37 koltuk, Katalonya İçin Birlikte ise 34 koltuk elde etti.
Ayrılıkçı partilerin toplam oy oranının yüzde 49 olması Katalonya konusunda seçmenlerin ikiye bölündüğünü ciddi şekilde gösteriyor.
2008 yılında patlak veren ekonomik krizin İspanya'yı sürüklediği kaos ortamından beslenen Ciudadanos merkez sağda konumlanıyor.
Ciudadanos'un ortaya çıktığı yer ise Katalonya, parti burada Katalon milliyetçiliğine karşı olarak 2005 yılında kuruldu.
Partinin lideri Albert Rivera, ayrılıkçılığa ciddi bir şekilde karşı çıkan bir siyasetçi.”
Hatice’yi geç, neticeye gel:
Saptamalar:
Bu yeni ve hızlı yükselen liderin tanımlanması şöyle:
“Fotojenik ama akılsız bir Barbie bebek.”
Da bu, Macron’dan Trump’a hemen her yeni dönem liderine uyar. Bizim Uzan’a özellikle uyar. Yani olay, varlık-oluş değil, imaj derdi. Olma ama görün, durumu yani.
Bizim seçmenin sıkışınca MHP-HDP arasında kalması gibi, Katalon seçmen de ayrıl-ayrılma arasında kalınca, en aptal seçeneği seçmiş. Doğaldır ve olağandır.
Danışmanları bu Barbie’nin içini, birkaç kez değiştirerek, bildikleri gibi doldururlar. Olur bizim yeni Akşener.
Bu liderin Katalonya’ya yalnızca 10 yıl önce gelmesi, işin içinde derin devlet katkısını da düşündürüyor.
Bu panorama, bizim Almanya-AfD için açımlamaya çabaladığımız durumun, İspanya-Katalonya versiyonu.
Unutmayalım ki bu yeni, küçük, marjinal, farklı parti olayı, Yeşiller üzerinden 1980’de (yani neo-liberalizmin milat yılında) başladı. 37 yılda buraya geldik işte.
Halklar kendilerinin ve doğmamışların geleceğini gömüyor ve satıyor işte…
O nedenle idama mahkumlar işte… Öldürenin bir daha öldürmemesi için tek seçenek bu çünkü… Toptan imha yani…
Bu da, 350 yıllık Aydınlanma Avrupası’nın Muppet Show’unun kapanış bölümü işte…

(23 Aralık 2017)

Hiç yorum yok: