Perşembe, Aralık 07, 2017

Zarrab Davasını İzleme Gazeteciliği

Oh yahu. Sonunda, işe yarar bir gazeteci çıktı karşıma.
Bu haber metninde yazılanlar, davanın sonucunu asıl belirleyecek olan ayrıntılar. ABD hukuk sisteminin günümüzde nasıl işlediğine ilişkin çok az bilgimiz var. Hukuk, ülkeden ülkeye değişen görelikte. Türk hukuk sistemine ters gelen bir sürü şey var: Jüriden tek kişiyi sanık olarak paravan yapmaya kadar.
4 senedir New York’ta yaşayan ve finansla uğraşan genç bir erkek izleyici şöyle demiş:
“Sarraf’ı bizzat kendi ifadeleri ile görerek dinlemek, uluslararası medyada yer alan haberleri takip etmekten daha ilginç. Mahkemede anı yaşıyorum. Tarihi bir an çünkü ciddi sonuçları olabilecek bir dava. Sarraf’ı dinliyoruz ama yargılanan bir ülke var, Türk ekonomisine ciddi etkileri olabilir. Sırf Türkiye de değil, Çin, İran, Dubai konuşuluyor.”
İşte bu.
Not: Burada, Çin gaf yapmış. Olayı kendi sınırları içinde yapmaktansa, Türkiye’ye gelip, Çin banka şubesi açmıx. Bu, özrü kabahatinden büyük durumu.
Ancak, burada hiçbir ülke yargılanmıyor. O, bir algı yanılgısı.
Burada; tek bir insanı mahkum ettirmek üzerinden (ki o da en kolay mahkum edilebilir ve/ya ilk avlanmış olarak kurban), sonraki onlarca davaya mesnet ve içitihat yaratma durumu var.
Burada aksayan zihniyet, bunların Trump sonrasına kalabilecekliği ve bu, neresinden bakarsan bak, başkana ve oligarklara bağlı gidişi olan bir dava.
Belli ki Atilla üzerinden birilerini gözlerine kestirmişler. Savcı, işini sağlama almadan işe girişmez. Adamlar, jürinin bireylerine bile etkide bulunabiliyorlar, dolaylı da olsa.
Sonuçta duruşmalar, yılbaşı tatilinden önce sonuçlanacak ama ardışık sonuçların gelmesi yıllar alacak ve gelebilecekler mi belli değil.
Atilla suçlu kararı çıkarsa, uluslararası av başlayacak. Gerekirse, Interpol’ün TC-içi avı da.
Atilla suçsuz kararı çıkarsa, AKP çok yıl daha başımızda.
O nedenlerle, davadaki ayrıntılar gelecekte davaya baktığımızda bize bazı seyir ipuçları verecektir ve ayrıntılar kalabalığı içinde belki de biz şu an onları göremiyoruzdur.
Şebnem Arsu’nun eline sağlık. 2,5 yıldır ilk kez bir metni ilk satırından son satırına dek, seve seve okudum.

(6 Aralık 2017)

Hiç yorum yok: