Anarşizm,
180 yıllık tarihinde henüz herhangi bir devlet yıkamadı.
Ama;
özerk, mikro ve/ya geçici olsa da, 3 kez devlet kurdu, yıkılmış devletler
içinde devletler veya devletçikler.
Oysa; 5
bin yıllık tarihte 5 ila 50 bin devlet yok oldu veya edildi.
Devletler:
Ya,
kendi kendilerini yok ettiler. Roma veya ABd gibi hegemonların yaptığı daha çok
bu. Ya da başka deyişle, yıkılmaya olan
kendi katkıları % 50 veya daha çok. İşin ironik yanı, bunu aslında
hegemonluklarını daha arttırmaya zorlarken beceregeldiler.
Ya;
hanedanlararası veya hanedaniçi çatışmalar nedeniyle, iktidar odağı değişmesi
oldu. Hanedanlararası çatışmalarda, eğer yeni bir hanedan başa geçerse, yeni
bir devlet kuruldu sayılageliyor: Selçuklu’dan sonra gelen Osmanlı gibi. Şerh:
Bizim Anadolu Selçuklu Devleti dediğimiz şeye, kendileri ve tarih atlası, Konya
Rum Devleti diyor ve bu, Türk ağırlıklı bir İslam devleti.
Ya;
ciddi rejim değişiklikleri oldu: 1.-n. Cumhuriyet ayrımları, politik tarihte,
yeni devletleri imler.
Not:
Rejim değişikliği, krallıktan cumhuriyete gibi de olabildi.
Ya; n
sayıda devlet birleşip, bir devleti yıktılar. Osmanlı için bu geçerli.
Ya; n
sayıda devlet kendi aralarında dönüşümlü olarak uzun dönemler savaştılar ve
sonunda hepten bittiler. AB için böyle oldu.
Not:
Hala, sürekli bir iktidarı arttırma, alanı genişletme çabası sözkonusu ama
sonuç tam tersi olmakta.
Öbür
türlü bakılırsa:
Anarşistler,
epeyi devletin ya 1 numarasını, ya da oligarklardan önemlilerini öldürdüler ama
iktidarlar, baskılarını arttırarak daha güçlenmiş olarak, bu olayları
atlattılar. İşin tuhafı, 180 yıldır hiçbir anarşist kandi tarihinden ders almış
değil hala.
En son
olarak da:
Benim
içinde bırakıldığım, bir devletin kendi kendini fiilen geçersiz ve güçsüz
duruma dönüştürmesi var: Bitmiş 1. Cumhuriyet 2013-2017 öyle.
Ek
olarak da:
Var olan
200’e yakın devletin, (TC dahil) üçte ikisinin geçerli devlet puanlamasında
tamın yarısından az puan alması durumu var.
Anarşistler
bunları yapamadılar…
Peki,
neleri yapabildiler?:
Otonom
bölgeler ve kısa zamanlar kurtardılar tarihten. Bir tür ölümüne gönüllü kobay
gibi yani. Özellikle Ukrayna 1920-1922 ve İspanya 1936-1937 deney(im)leri
böyleydi.
Yani
anarşistler, kabaca 3-5 kez devletli olmayı denediler ve epsilon kazanırken,
3-5 kez kaybettiler. 1880-1905 Avrupa suikastler dönemini de katarsak, 10-15
kez kaybettiler.
Olay,
bariz ölçüde ilk ve çok başarısız Spartacus köle isyanını anımsatıyor.
Biraz
da, 1905 Rus isyanını.
Burada
en büyük sorun şu:
Devlet
kurumu, kuşaktan kuşağa aktarılabilir olageldi ama anarşist oluşumlar öyle
değil, ne kültürel kuşak, ne de genetik kuşak değişimlerinden anarşizm aktarımı
işlemiyor gibi.
Demek ki
anarşizmin varlık, tanım, uygulama alanını, fraktal olarak epeyi genişletmek
gerekiyor.
21.
Yüzyıl başındaki ilk 15-20 içinde bunun için epeyi çaba gösterildi ama şimdilik
beyhude ve nafile çabalar oldu bunlar.
Ana akım
konsensustan izleyebildiğimiz kadarıyla izlenimimiz budur…
(3 Aralık 2017)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder