Efenim
Türkiyeli dizi üreticileri, kendi sesleriyle gaza gelen hamamdaki deliler gibi,
kendileri söyleyip kendileri dinlemişler:
"Benim
şöyle bir dileğim olur aslında. Türkiye'nin hikayesinin temsilini yapan bütün
sivil toplum kuruluşları nezdinde, önce oradan başlaması gerektiğini
düşünüyorum. Tabii ki devlet nezdinde… Türkiye'nin hikayesini yazmak ve nereye
doğru gittiği üzerinde bir fikir birlikteliği üretmek, Türkiye'de yatırım
ortamını çok farklı bir yere taşıyacaktır. Hepimize düşen bir sorumluluk var.
Hikaye anlatmak konusunda, Türkiye'nin hikayesini anlatmak konusunda bir adım
atmaya da vesile olmasını umut ediyorum."
Kendisi
para kanacak ve patronlarına da kazandıracak ya. Gaza gelmiş, yazdıkça yazmış.
Sivil
toplum örgütlerini dizi tasarımcısı filan sanmış.
Sivil
toplum örgütlerini devletin kulu saymış.
Şirketler
de, kapıda pazarlamacı niyetine duracak, kabzımal veya celep gibi yani.
Mış mış
da, miş miş.
Sayın
bayan yanı:
Sivil
toplum örgütleri, Türkiye’nin hikayesini bilmem ne yapmazlar.
Türkiye
nereye mi gidiyor?:
Kubura
ve kabire doğru.
Sizin
gibi hayal üreticiler sayesinde…
Hayal
içinde yaşayan feçes içinde ölüyor ablası…
Ayıp, ya
hu…
(13 Aralık 2017)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder