Cuma, Temmuz 07, 2017

Henning Mankell ve Pekin'den Gelen Adam

Mankell’in polisiyeden politik romana kaydığını biliyordum, bu o türde okuduğum ilk kitabı oldu.
Seri politik katil-terörist gibi bir tipleme tasarlamış. Ancak, çok-çok başarısız olmuş. Biçimde de, içerikte de ıska var.
3 mekanlamayı birbirine bağlayamamış.
Çin konusunu bilmiyor.
Zaman aralığını gereksizce çok büyük tutmuş. Öldürme nedeni ve dayanağı, boşlukta kalıyor o zaman.
Politik cinayeti, bir deliye yaptırarak konuyu saptırmış ve çarpıtmış oluyor ki aynı durum, Neçayef Geri Dönüyor’da da mevcut.
Bizce, Mankell’in ve diğerlerinin en büyük hatası, bu konudaki gerçek yaşam örneğinden, 1966 tarihli seri cinayet-terörizm-yalnız kurt’luk olayının ve/ya o olayın anlatıldığı 2016 çizgifilm belgeselinden yararlanmamış olmak (ikincisi Mankell’in eserinin sonrasına denk geliyor).
Deli veya değil, elde Unabomber örneği var. Keza, Carlos ve onun hakkındaki belgesel var. Not: Carlos da, profesyonel tetikçi katil-terörist arasında bir yerlerde  epeyi seyretmiş bizce: Terörden 20 milyon dolar kazanmışlık gibi tuhaf bir Dünya rekoru var onun ki bu da apaçık biçimde onu tetikçi yapıyor.
Ancak, hala ve hala bizce en büyük hata şu:
Seri teröristlerin ve canlı bombaların kriminolojisi doğru dürüst incelenmedi. İncelenemedi çünkü, konuyla ilgili çok önyargı var. İnterpol veya Europol kayıtlarından oluşacak geniş bir arşivi, çokdisiplinli ve disiplinlerarası birilerinin oturup aylarca irdelemesi gerekli: Önce ayrı ayrı birkaç kişinin, sonra onlar birarada beyin fırtınası yaparak.
Ara-güzel bilgi: İsrail’de canlı bomba olacakken, ondan önce de bombayı yaparken, kendini havaya uçurup, sağ kalıp yakalanan bir Arap teröristin öyküsü vardı. Adam epeyi organı eksik ve kör durumdaydı ama yaptığını kabul ediyordu ve bedensel durumuyla bunun vebalini ödediğini düşünüyordu. Not: Bu arada, İsrail’in onu hapiste hacamat etmeyip yaşatması, ancak ve ancak yaşasın, acı çeksin ve sürünsün mantığıyla olabilir.
Çıkış:
Thomas Harris, daha canlı bombalığın icat edilmediği bir zamanda, bir zeplinle bir stada canlı bomba olarak dalacak bir adamın seri terörizmini anlattı: Türkçe’de Kanlı Pazar, Milliyet Yayınları.
Sonra da, Hannibal dizisini yazdı. Filmler ve dizi nedeniyle bu çapraz medya ürünü, seri katilliğin başyapıtlarından biri oldu. Not: Gerçek yaşamdaki 2 seri katil, Hannibal dizisinde var: Biri Hannibal olarak, biri kurbanlarının derisini giyen diğer bir seri katil olarak ki bu da, yine polisiye tarihinde seri katillerin savaşını anlatan ilk öykü dizisi bu olsa gerek.
Mankell, bu konuya yıllarca polisiye roman yazdıktan sonra geçti. Not: Sjöwall-Wahlöö, Mankell ve Larsonn da, polisiye roman yazarıyken, işin içine politika katan İsveçli polisiye roman yazarları: Bu da bize yaralarının olup gocunduklarını düşündürtüyor, yani bir şeyler ima ettiler ama açıkça söylemediler.
Mankell, Harris ile karşılaştırılınca, 0 değil, -1 alıyor, çünkü kopya bile çek-e-memiş. Not: Neil Gaiman da, aynı hatayı tanrıların savaşı konusuyla yapıyor ve o da -1 puan alıyor.
Dipnot 1:
Girizgah için güzel bir veri tabanı metin oldu. Dilerim, devamını getirebilirim.
Dipnot 2:
Fransa’daki devlet terörü zamanındaki devlet teröristlerini, bugünün devlet karşı-teröristlerini, olağan teröristleri, seri katil saydığım gibi, özellikle 1966 yalnız kurdu olayında olduğu gibi, seri katilleri de çok kolay terörist olabilir veya o sınıfa sokulabilir sayıyorum.
Dipnot 3:
En önemlisi de şu:
Seri katillerin, ara örneklerin ve seri teröristlerin krimonolojisinin, öldürme nedenlerinin ve psişik portrelemelerinin artık birarada yapılması ve irdelenmesi gerektiğini, belki de bunların başından beridir ayrı vaka adacıkları olmadığını düşünüyorum epeyidir, son 1-2 yıldır diyeyim.

(5 Temmuz 2017)

Hiç yorum yok: