ABD
sömürgesi olmakla SSCB sömürgesi olmak ayrımı, 1945-1990 TC’si için fark yok /
ayırtsız bir durumdu. Bunun böyleliliği, 1995’te anlaşıldı. Aynı zamanda resmi
söylemde AB bittiğinde ve Yeni Orta Çağ’a girdiğinde.
Şerh:
Bunu saptayan Minc, Yeni Kavimler Göçü’nden hiç söz etmez ama Bosna Savaşı,
aynı zamanda bu demek de oldu: Diğer savaşların da, diğer göç dalgalarına neden
olmuşluğu gibi. Ve bunların hepsi Doğu’dan geliyordu. Ancak bu,
Darius-Pers-Doğu galibiyeti veya ‘doğunun yükselişi, batının inişini önceler’
demek de değildir. Persler uygardı ama savaş göçmenleri değildi, yeni bir
barbarlık-uygarlık çatışması durumu bu yani.
Devam:
Doğu,
konumu nedeniyle TC’ye hep geldi. Bu, NATO’ya karşı ŞİÖ’ye tercih etmek demek
değil.
Asıl
soru şu:
1838-2008
batılılaşması ile 2008-2048+ doğululaşması karşıtlığı:
Hangisi kötü,
hangisi iyi?: Nerede, ne zaman, nasıl, hangi?
Not: Bu
metin, doğulu-alaturka-türü yazlık
sinema altkültürünün, 2017-türü
doğulu taşra panayırı altkültürünün
(eski taşra panayırının aşırı yorumunun) sessel fonu ve geri beslemesi
(feedback) ile / sayesinde yazıldı. Dinlediğim tüm parçalar, 45’lik plak altkültürünün plajlara ve
yazlık sinemalara girdiği 1965-1975 döneminin pop parçaları idi.
(26 Haziran + 3 Temmuz 2017)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder