Yaz yaz
bitmez bu konu.
Tutunan
olmak isteyip, tutunamayan kalmak başka şey; tutunamayan olmak isteyip,
tutunamayan olmak başka şey.
Oğuz
Atay, tutunmak isteyen bir tutunamayan idi, o da belki.
Oğuz
Atay, keşfedilmemiş bir yazardı ve bu moment, tutunamayanlık değildir.
Tiyatro
konusunda rehberi Yıldız Kenter olanın, ‘Oyunlarla Yaşayanlar’ı tabii ki
keşfedilmez, keşfedilemez. Ayrıca not: O ölene kadar, o oyunu bu ülkede
hakkıyla oynayabilecek tiyatro da yoktu. Sonradan tarih o tarafa aktı ve oyun-tarih
içiçe çakışması yaşandı.
Tutunamayanlık
konusu, kaybedenler klübü geyiğiyle sürdü. Kimse, dizi jargonundaki ‘loser’ın /
‘kaybeden’in Türkçe’ye ‘ezik’ diye çevrildiğini yazmadı ama. Atay, ezikti, de
denebilir pekala.
Oğuz
Atay, eğer tutunamayan olsaydı, ağır hastalıktan ölüme mahkum olduğunda, ölmek
istemeyip, yaşamak isteyip, ‘burunlarından fitil fitil getirmek’ istemezdi
gerçek yaşamında.
Kendi
roman kahramanlarını intihar ettirmek başka şey, kendisi ölüme mahkum olduğunda
ötanazi / intihar etmemek veya edememek başka şey.
Oğuz
Atay; bunların yanısıra, beyhude ve nafile idi: Tanpınar gibi (ki sağ ilkin
ikisini 1990’larda birarada keşfetti). O dönem insanları için kullanılan
‘kıtıpil’ (bir başka biçiçmiyle ‘kıtıpiyöz’), onun için de kullanılabilirdi.
Bunların
yerine, bir sovyet kadın eleştirmen, onun için ‘o entelektüel değil,
entelejensiyadır’, yani ‘bağlanmıştır’ / angaje saptamasında bulundu. Bir
tutunamayan, bir bağlanan değildir.
Yani bir
tutunamayan, zorla da olsa, talihle de olsa, yanlışlıkla da olsa, özgürdür,
toplumun hesapdışı ve özgür bıraktığıdır.
Oysa,
Atay’da en son bulunabilecek şey özgürlüktür.
En
kötüsü de, o bir ankaralı yazardır, hem de erkek ve ankaralı bir yazardır.
Gri-boz-kahverengi
ruhludur ve bu duygudurum, onu gömmeye yetti. Not: Gri-boz-kahverengi 1. TC’li
kadın yazarlarımız, ölmez ama, öldürmez de, süründürür ama, okuru sürüm sürüm
süründürür.
Hah,
işte ‘Tututanamayanlar’ okuru sürüm
sürüm süründüren bir romandır. Oysa o mazohistçe süründüren gordium düğümü,
çoktaan Barbar İskender’lerce kesildi gitti.
En acısı
da şu:
Onu
bugün ayıla bayıla okuyan ezeli-ebedi ergenler de ölmez, yalnızca cüzdanlarını
hışırdatırlar onu okurken, cüzdanları dolu dolu olarak sürünürler, bundan
mazohistçe de zevk alırlar.
(21 Temmuz 2017)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder