Haldun
Taner’in kabaresi, Şecaettin Tanyellli’nin tangosu gibidir:
Alalatina
tango, aslen kerhane müziğidir, yani banaldir, yani proleteryanın müziğidir.
Alalatina-cazcı
Piazzolla, onu alıp cazlaştırdı ve müzik tarihinde ender görülen bir örnekleme
yarattı. O müziği; proleteryanın, burjuvazinin, aristokrasinin, entellektüelin
ötesine taşıyıp, onu meta-elit
kıldı: Tam da, Adorno’nun potansiyel-olası-müzik
ütopyasına uyacak ve bu sıfatı yanlış olarak Klasik Avrupa Müziği’ne
yüklediği biçimde.
Kabare,
faşizme karşı atılmış dekadant bir çığlıktır, örnekse ‘Kabare’ (Minelli) filmi
ve onun asıl romanı. Ateşle oynamaktır, zehirle özdeşleşmektir, başarısız bir ona yabancılaşma çabasıdır.
Taner’in
kabaresi ise, ortaoyunu-Sulukule göbek
havası (Keşanlı Ali Destanı) arası bir kıvamdadır.
Tanyelli’nin
tangosu ise, çiçek böceğe indirgenmiş, yılışık-yıvaşık
romantik, melokomik bir ‘papatya gibisin, beyaz ve ince’ kıvamındadır.
İkisini
karşılaştır-karşılaştır yapar isek:
Olumlu
/artı, nötr / sıfır, olumsuz / eksi olur sıralama: Piazzola, özgün, Tanyeli
sıralamasına göre.
Kabare
filmi / romanı, 1920’ler Almanya kabaresi / Grosz çizini / grafiği, Keşanlı Ali
Destanı tiyatrosu aynı sıralaması dahil edilir buna.
Tanyelli’ye
bir şey diyemem ama 1930’larda Almanya’yı içinden görmüş Taner’in, faşizmi
kavrayamaması bana şok edici geliyor bunca yıldır hep ve hala.
Onun
öğrencisi olan Ferhan Şensoy da, onun üzerinden alaturka kabare ve yeni
ortaoyunu eylediği için, Taner’in 1960’ta
yanlış-yaptığını, 2020’de hala yanlış-yapıyor durumda.
1960’lar
geçti, ders alamadılar; 1990’lar geçti ders alamadılar; 2020’ler geldi dayandı,
hala ders alamıyorlar: Taner, alaturka faşizmi kavrayamadan mezara gitti;
Şensoy, alaturka faşizmi kavrayamadan mezara tıpış tıpış kendi ayağı ile
gidiyor mamnun mesut.
Yazık
mı?
Değil.
Beyhude
ve nafile.
Ataç’tan ve 1930’dan beridirki 1. Cumhuriyet edebiyatının hep olduğu gibi.
100
yüzyıllık ahmaklık, 100 yıllık alaturka ahmaklık bu işte…
Ondan
önce de, 1838-1938 Osmanlı-Tanzimat
ahmaklığı vardı, elde var eksi bir olarak…
Şimdi de
eksi iki oldu, Osmanlı ve 1. Cumhuriyet
gömmesi olarak…
Allah
için güzel gömdüler kendilerini yani…
MS
550-2020 arasında, 16 değil, 160 devlet-ülke kur, hepsini göm: Valla bravo yani…
(29 Ağustos + 5 Eylül 2017)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder