Mahfi
Eğilmez, şöyle bir açıklama getirmiş son duruma:
“… yabancı
yatırım fonu için 2017 yılında Türkiye’de ideal sayılacak bir durum ortaya
çıkmış. Risk primi düşerken Dolar kuru da düşmüş ve buna karşılık faiz artmış.
Amiyane deyimle tam anlamıyla çifte kaymaklı ekmek kadayıfı denilen durum
oluşmuş. Dolayısıyla parasını Türkiye’ye getirip tahvil alan, ya da TL mevduata
yatıran yabancı, hem yüksek faizden, hem de TL’nin değer kazanmasından, çift
taraflı kazanç elde etmiş.”
Da, hiç
ikna edici değil ki…
TL
mevduattaki faiz artışı sınırlı (kapalı kapılar ardında verilenler hariç).
Enflasyon da artmış.
TL değer
kazanmadı ki… Değer kaybetti, kazandı, kaybetti bu yıl… (Ki bu, arbitrajla keriz silkeleme demek ve bu
da ayrı bir konu.)
İşte
bizim ayraç içinde belirttiğimiz durum, yani asıl ekonomik durum bizce:
Kapalı
kapılar ardında, kara para için başka pazarlıklar dönüyor. Görünen ve
gösterilense başka oluyor.
Bir de,
yurtdışı AKP’li paralarının geri gelmesi, Uzan’ın son anki durumu gibi anlık ama
büyük nicelikli durumlar da var, anlık ama, geçici ama, büyük ama…
Yani
açıkçası biz, Eğilmez’den daha makul bir yanıt beklerdik.
Devam
edelim:
“Bu
hesap, sıcak paranın niçin Türkiye’ye geldiğini anlatmanın yanısıra, TL’nin
niçin değer kazandığını da açıklıyor. Yüksek faiz, yabancı fonları sıcak para
olarak çekiyor, bir yandan Trump’ın katkısıyla bir yandan da döviz girişi
arttıkça USD kuru düşüyor, döviz bollaşıp kur düştükçe, CDS primi de düşüyor.
Birbirini besleyen bir süreç çalışıyor. Türkiye’ye bol döviz girişi, iyi bir
durummuş gibi gözükse de, bu dövizleri getirenlerin, sonuçta üzerimizden
inanılmaz oranda para kazandığını gözden kaçırmamak gerekir. Türkiye, sıcak
paraya dünyanın en yüksek bedelini ödeyen ülkelerden birisi konumunda
bulunuyor.”
Bu da,
gerçek durum değil.
Yılbaşından
beri resmen (gayrıresmen değil), hem yerli para, hem yabancı yatırım parası,
sürekli yurtdışına çıkıyor ama belki açık açık değil.
16
Fransız şirketinin 10’u ülkeyi terketmiş, 6’sı terketmek için sırada.
Eğilmez’in
anlattığı durum, geçmiş Ekim 2016’daki durum olmakta, müstakbel Ekim 2017’deki
değil…
Ancak,
eğer ödemeler kapalı kapılar arkasında ertelenmiyorsa veya onlara da daha
yüksek faiz önerilmediyse, Türkiye’ye ayda en az 10 milyar dolar sıcak para
giriyor, en az 6 aydır. Bizce bu para kayıtdışı: İran parası gibi, bilinmeyen
kalemler gibi.
Bizce
Erdoğan ve AKP, bunun bir yolunu buldu, bağlantı kurdular yani.
1987,
1994, 2001, 2008 para çıkışlarını sert yaşamış bir sektördeyim, kültür
sektöründe ama şu an bu durum, 2015’ten beridir hala ve henüz yok nedense: Bir
yerlerde para var ve bir yerlerden para geliyor.
O zaman:
Örneğin,
yerli kredi kartı borçları göründüğü gibi değil. Çok çok daha fazla ve batak da
öyle, demektir.
Örneğin
bankalar, yine kayıtdışı faizler ödüyorlar sürebilmek için, demektir.
Ve hala
bir yerlerden kara-kara para geliyor bu ülkeye:
Bu(nlar)
pekala, uluslararası mafyanınki olabilir, çünkü 2 milyon göçmen adam başı 5-10
bin avrodan AB ülkelerine doğru kaçırılma parasını, bu ülke içinde nakit olarak
ödediler ve o para birilerinin cebine nakit olarak girdi: 25 milyar dolar eder
örneğin, çok değil 2-3 yılda. O para, faizi güzel bulup inşaat sektöründe yurtiçi
yatırıma bile yönelmiş olabilir.
Yineliyorum:
Sivil
sistemde saklı olarak hala epeyi nakit var. Az kişide var ama var. Para kokusu
bellidir, para yokluğunun kokusu da bellidir.
Yani:
Eğilmez’in
mentalitesi, illegal ekonomiyi kavrayamamış ve legal açıklamaya sığınmış. Bir
de, kuralsız oyunu hiç kavrayamamış. G-7’de de, 4. Dünya’da da ekonomi artık
kuraldışı duruma geçirildi çoktan beridir.
Asıl
soru şu:
Bir
zamanlar İran, para aklıyordu Türkiye üzerinden: Miktarı, ancak 5 yıl sonra
patlak verdi. Şu an, buna benzeri biçimde, böyle anı anına gereksinim duyan
ülke var mı?
Bence
kritik soru bu.
Yanıtı
da, yakında ortaya çıkar.
Kuzey
Kore değil ama.
Katar da
değil.
Belki
Esed-Suriye olabilir.
Kuzey
Irak-Barzani olabilir.
Aliyev-Azerbaycan
olabilir.
Hatta,
Yunanistan beyaz yakalı finansal birikim kaçakları bile olabilir, dedesel
anavatanları burası olanlar yani.
Bunlar,
parça parça ve birarada olabilir.
(11 Eylül 2017)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder