Cumartesi, Eylül 02, 2017

Neden ‘Turkey’nin (Türkiye) Simgesi, Turkey (Hindi) Değildir?

Eksik zekalılık ve bilgililik üzerine, daha nasıl eksik zekalılıklar ve bilgililikler yapılabileceğini simgeleyen bir Ekşi Sözlük vakası daha:
“İndia, yani hindistan menşeili olan hindi, yani turkey ismi, dalga geçilmek amacıyla, ingilizler tarafından turkey (tarih okuduysanız, bulunduğumuz bölge, son bin yıldır türkiye olarak geçmiştir.) yani india üzerinden batıya gelen hindiler, türkiye üzerinden geçmektedir. en kısa yol bu!”
Kimse dememiş ki ‘Indian’, İngilizce’de aynı zamanda ‘Hintli’ değil, ‘Amerikalarlı Kızılderili’ demektir.
Kimse dememiş ki ‘Turkey’, evcil hayvan anlamında olarak, İngilizce’de ilk şu yıl kullanılmış. İngilizce etimolojik sözlüklerde bunlar bulunur ama bakan yok.
Gelelim yukarıdaki alıntı zırvaya:
Tavus, Hindistan kökenlidir ama ona ‘hindi’ denmemiş, ‘tavus’ denmiş. Hindi ve Şükran Günü takınağı, bildiğimiz kadarıyla, ilk kez ABD’de başlamış.
Hindi, Hindistan değil, Amerikalar kökenli.
“The turkey is a large bird in the genus Meleagris, which is native to the Americas. One species, Meleagris gallopavo (commonly known as the domestic turkey or wild turkey), is native to the forests of North America, from Mexico, throughout the midwest and eastern United States, and into southeastern Canada.”
(Kaynak: Wikipedia, turkey.)
Hindiye neden ‘hindi’ dendiğinin bizde kaydı yok. Hindistan üzerinden bize gelebilmesi için, Pasifik üzerinden, ABD’den Hindistan’a gitmesi gerekli, yoksa Avrupa’dan gelirdi.
Mısır da, Amerikalar kökenli ve ona neden ‘mısır’ dendiği de belli değil. Osmanlı kıyılarına gelen ithal ürünler, illa ki Mısır ülkesi üzerinden gelmemiş çünkü.
Gelelim şu zırvaya:
“Türkiye’nin adı, son bin yıldır Türkiye’dir.”
Hayır, öyle değildir. Balonla hava fotoğrafçılığının 1850’lerde (yani hepi topu 150 yıl önce) yaygınlaşması ile mümkün duruma gelen aslına uygun haritalı atlasların seri basımı sayesinde Avrupa, bize ‘Türkiye’ demeye başladı. Türkiye sayılan yer, Osmanlı İmparatorluğu ve onlar kendilerine hiç ‘Türkiye’ demediler, ‘Devlet-i Aliyye-yi Osmaniye’ dediler.
Bizim kendi kafamıza göre,‘Anadolu Selçuklu’ diye adlandırdığımız devlet, kendine ‘İkonyum (Konya) Rum Devleti’ dedi, yani ister Yunan, ister İtalyan anla ama Hristiyan anla kesin ve o nedenle zamanın Türk-Müslüman tarihçileri, onları Türk-Müslüman değil, gavur saydılar.
Anadolu beyliklerinin hiçbiri de, devletinin adında Türk sıfatını kullanmadı. Yani, Anadolu’yu asla fethetmeyen ve bundan özenle kaçınan Alp Arslan’ın ölümü / öldürülmesi sonrası fethedilen Anadolu Türk devletleri, 1072’den 1923’e kadar, hiç Türk adını almadı kendi arzusuyla.
Bu, açıkseçik olarak böyle biline.
Bu hata, kafadan 50 yanlış yazar yazarına.
+
“peru'da portekizce’de hindi demek.”
Peru’da Portekizce değil, İspanyolca var.
Adam, İngilizce bilmediği ve Hint Alfabesi’ni ayırdemediği için, Hindistan’da / Hintçe’de ‘hindi’ye ‘peru’ denmesini anlamamış.
Bu arada aynı kaynakta, hindiye değişik dillerde, Yunan tavuğu, Fransız tavuğu, Felemenk / Flaman / Hollandalı tavuğu, dendiği de var.
+
Biri de, kurt özgür olduğu için, Türkiye’nin simgesinin kurt olduğunu söylemiş ama kurdun köpek de olduğunu / yapıldığını unutmuş.
+
Ne diyeyim?
Bir şey demiyeyim, susayım.

(31 Ağustos 2017)

Hiç yorum yok: