Önce
vatandaş haberciliğiyle başlayıp, onu beğenmeyip, yeni bir stile evrilme
çabasına girip, çuvallayan kanal.
Hem de
feci çuvallamışlar.
Neden
mi?
Dosya
gazeteciliği; görsel, işitsel, sözel farketmez, oldukça eski bir konsepttir. Şu
andaki basın yayın okullarının müfredatında bu konu var mı bilmiyorum ama
zamanında ekonomi gazetesi Dünya, öyle dosyalar hazırlardı ki aradan 35 yıl
geçti, hala daha iyisini, İngilizce’de de (yani CIA’de bile) ama Türkiye ile ilgili
olarak, görmedim ve duymadım. Üstelik şu anki Dünya gazetesi, o zamanki
sahibinin ölümünden epeyi yıl sonra, aynı 140journos gibi, yolunu dağıtmış ve
şaşırmış durumda. (Deneme kitabı yayıncılığına girdiler ve çuvalladılar
örneğin.)
Yani,
bunlar da ebedi-ezeli ergen. Bunlar da ABD’yi kendilerinin keşfettiğini
sanıyorlar. Rahmetli Yurtsan Atakan’dan beridir, bu neo-konsept gazetecilik arayışı, sürekli yanlış kıbleler seçildiği
için duvara toslayageldi. Onunki Huffington Post idi, 10 yıldır başladığı ve bıraktığımız
yerde otluyor. 140journos da bir kıble seçmiş ya da paçallamış, bu henüz belli
değil ama alaturka-Dünya geleneği değil, o kesin.
Gelelim
örneklemeye:
“milliyetçi
kalkınma partisi: mhp ve ak parti'nin ortaklaştığı konular”
Feci
çuvallamışlar ama tipik çuvallamışlar.
Beckkett’in
şunusunu yapmamışlar:
“Olsun
gene denedim. Gene yenildim. Olsun. Ama daha güzel, daha iyi yenildim. (Yani,
yeni ve farklı bir şeyler yapabildim.)”
Konu
inanılmaz genel, inanılmaz popüler, gazetecilik diliyle ‘inanılmaz dişi’.
Ama
bunlar ne yapmış?
Peşpeşe
görüntü montajlamışlar yalnızca. Görüntüler bulanık, konuşmalar anlaşılmıyor.
Konsept 0 değil, eksi.
Konu
bilinen bir konu. Yöntem beli: Karşılaştır-karşıtlaştır, önce ve sonra. O eşik
de 2 tane: 2014 cumhurbaşkanlığı seçimleri ve 2015 Haziran birinci genel
seçimi.
AKP, uç
milliyetçilikte ve uç dincilikte nerelerden nerelere yol aldı? Ve artı MHP bunu
nasıl yaptı?
Açıp
okusalar, konuyla ilgili binlerce metin bulurlar. Çünkü bu, TC’nin son 3
yıldaki iç ve dış tarih-siyaset çatlağını çiziyor. Herkes de, haldır haldır
bunu yazıyor.
Koysana
oraya, Erdoğan’ın içeri attırdığı HDP’li Demirtaş’ın cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan’ı
2014’te ayakta alkışlamasını. Koysana oraya, 2015 seçimlerinde % 7 toplam
seçmenin, seçimden önceki son 3 haftada HDP-MHP arasında seçim yaptığını
anlatan araştırmaları.
Bu yeni
kuşağın temel hatası, formu % 110 sanıp, içeriği % -10 sanmalarında. Oysa tam
tersi geçerli: Form % -10, içerik % 110
önemli. Özellikle de siyaset konularında.
Bilmiyorsan
bu boku, git okulunda oku ya da danışman tut birader.
Türk gibi
başla ama İngiliz gibi de bitirme. Kendin gibi bitir birader, kendin. O çok
övündüğün olmuş-bireylik, önce kendi-has-farklı olmaktır.
Yurtsan
Atakan gibi de, erken ölme.
(26 Kasım 2017)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder