Salı, Kasım 28, 2017

Toplumsal Gerçekçi Polisiye Eleştirisi Notları

Önnot:
Toplumcu değil, toplumsal gerçekçilik, diyoruz.
Marksist gerçekçi estetikçileri (Lukas, Brecht, Adorno, Benjamin), aslında burjuva gerçekçisi sayıyoruz: Burjuvaziyi eleştiren ama has ruhlu burjuvalardı onlar bizce.
Asıl metin:
Tarihlemede aksama yapmışız. Poe, 1840’lar momentli imiş, bizim polisiye türünü fantastik ve bilimkurgu ile eşleştirdiğimiz 1890’lar değil. Bu durumda ilk momentte, 50 yıl öncelik var.
Bunu irdeleyeceğiz.
Tuhaf olan şey (ki bunu da yeni öğrendik) şu ki erkekler tarafından yazılsa da, kahramanı kadın ve sıfatı (romanın başlığı da) dedektif olan romanlar da, 1840’lar momentli.
Tuhaf olan şey, ikisinin de 50 yıl kesintiye uğraması.
Bunun nedeni ne olabilir, diye kendimize sorduk.
1840’lardaki Avurpa’daki en önemli toplumsal olay nedir?:
1848 devrimleri.
Aradaki dönem için, ABD’deki en önemli olay nedir?:
İç savaş 1861-1865.
Biz, 2 kıtanın özgün iç tarihleri açısından, bu 2 parametrenin etkin parametre olduğunu varsayıyoruz: Tarihsel süreksizlik parametresi yani. O zaman, polisiye de süreksizliğe uğramış olabiliyor.
Mandel çizgisindeki polisiye eleştirisi bakış açısından, bu makul ve mantıklı bir durum.
Çünkü, ardıl çizgideki Christie’nin veya Simenon’un eserleri, toplumsal eleştiri içerse de, toplumsal denge dönemlerinin, Christie’ninki gecikmeli bir Viktoryen dönem aidi ve (hem kişiliğiyle, hem eserleriyle) tipolojisi olarak, dengeli toplumsal dönemler ürünü olması gerçeği var.
Sonrasında gelen, 1970’ler ve 1990’lar ABD ve (Avrupa temsilcisi olarak) İsveç polisiye roman çizgileri birlikte olarak, kriz dönemi simgeleri ve semptomları içeriyor. (Belki kriz, belki resesyon.) Toplumsal eleştiri var ama toplumsal çöküş yok henüz ki o asıl makro kriz 2010’larda ortaya çıktı.
2010’larda çıkan gerçek makro kriz döneminin, Larsson çizgisindeki tek uç-ekstrem(ofil) örnek olmuşluğu, 2 şeyi imler.
Bir: Konunun anlatı alananın çizgiromana ve çapraz / melez janrlara (çizgiromanlara ve dizilere örneğin, dizi olarak Hannibal has örneği örneğin) kayması.
İki: İsveç’in tarihe açıkça kayda geçenden daha ciddi insanlık suçları işleyebilmişliği olasılığı ve olanağı. (Burada, gerçek ve kurmaca-polisiye arasında gerçeklik ilintisi / karşılıklılığı varsayıyoruz.) Gazeteci haberi olarak söylenemeyen, roman olarak söylenebildi gibi.
Toplamda ve sonuçta buradan yapılabilecek çıkarsama, polisiye romanın edebiyat olarak, 2020’lerle diyelim 2060’lar arasında, eser eksikliği krizine gireceği öngörüsü olabiliyor bu durumda. (Bir önceki boşluğun yinelenmesi gibi bir şey olabilir bu.)
Ya da, gerçeği yazmaktan vazgeçip, (artık kaç kuşak öncesinin polisiyeleri olursa) eskinin tekrarına girecekler.
Bu ikisinin birlikte olmaması için, bir neden yok.
Dipnot:
Bu durumda, Ian Fleming, Conan Doyle ve Stig Larsson romanlarının yeniden / devam yazımlarının şimdiden ortaya çıkmışlığı da, bu anlama çekilebilir gibi.

(25 Kasım 2017)

Hiç yorum yok: