ABDSİ,
ABD saati ile demek. Zarrab davaları maraton gibi sürecek. Her sabah 09:15 gibi
başlayacak. Bu, TSİ (Türkie saati ile) 8 saat fark demek. Yani bizde 17:00, o
da akşam 5 demek.
Bu, bir
felaket.
Zarrab,
yüz değiştirecek. Kurtulacak ama kelle koltukta yaşayacak hep. Vb, vd.
Gündeş
battı. En az 5 yıllığına.
AKP
bitti. O kesin. Ama ne zaman?
AKP’den
3-5 kişinin kellesi gitti şimdiden. Artık, kura kime çıkarsa.
Kriz
süreci tam başladı yani.
İşte,
burada piyasaların intikal ve tepki süresi önemli.
Akşam 5’te
başlayıp , gece 2’de biten davanın ilk gün etabına borsa % 2,5 kayıpla, dolar %
1,5-2 artışla yanıt verdi.
Bu,
intikal mi?
Bizce
değil.
Türkiye’de
2 ay önce borsa, altın, faiz ve döviz, tarihte belki ilk kez birlikte olarak,
hep birlikte artmaya başladı. Bu, krizden önceki momentti.
Bu, piyasalar
için feci kararsızlık demek. Bir de ve bizce, tüm çabalar birbirini götürecek ve
sıfırlayacak epeyi demek (Brown hareketi vektörlerinin toplamı limit sıfırdır).
Ki bu da, intikalin ve tepkinin ortaya çıkmasını geciktirir demek.
Gerçek
şu ama:
Türkiye,
2019 sonuna kadar küllüm mafiş oldu. Bunu herkes biliyor ama bu kez yavaş
ısınan suda haşlanan kurbağalar gibiler.
Borsa,
üçte birine kadar iner.
Altın
feci dalgalanır.
Dolar
maksimum 4,5, avro maksimum 5,4 olur. (Çünkü, 1,5’tan 3’e çıkış bölümü çoktan
geçildi.)
Faiz
artar, hem de çook artar. Bankalar, kredi kartı batıklarını ödeyebilmek için, artı-para sahiplerine fahiş faizler
öder. Çift taraflı açmaza girerler yani. Kısa vadeli dolar sendikasyon kredisi
borçlarını ödeyemezler. 1-3 banka batmasa bile, sallanır epeyi.
Bunları
kimse bilmiyor mu peki?
Yoo, herkes
biliyor. Ancak, açıkça söylemeye maçaları sıkmıyor.
Bir de,
krizden nemalanmak isteyenler var olur hep ama onların bu kez nemalanması biraz
zor gibi görünüyor. Sağlam yatırım sanal veya reel metası yok ortada.
Burada
bizim vurguladığımız nokta, piyasanın intikalini geç ve az yaşadığı.
Büyük ve
tam yıkıcı felaketlerde, nedense hep böyle oluyor. İnsanlar şok yaşayıp, donup
kalıyorlar.
Bu arada
kaçış şıkkı hiç yok, onu da belirtmiş olalım.
Gerçeğin
cehennemine hoşgeldiniz.
(29 Kasım 2017)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder