Salı, Kasım 28, 2017

Çingene Deyince Akla İlk Gelenler: Ekşi Sözlük ve Ülkü

2006-2013 Kasımpaşa ve 2014-2017 Tophane gelir. Bizzat Çingeneler’in içinde yaşamak gelir.
Sözlük’çüler için ise şunlarmış, alıntı ve yorum olarak gidecek:
“hintliler gelir, bengladeşliler, pakistanlılar, hatta afganlar.
hepsi çingenedir ve anavatanları da hindistandır.”
Bilgi eksikliği bu.
Çingeneler’in göç çıkış bölgesi, bugünkü Pakistan’ın bir bölgesidir. Ancak, Trakya Çingeneleri gibi beyaz Çingeneler de vardır, bunlar Avrupa içinde dolaşıma giren göçmenlerdir.
Afganlı diye tek bir ulus veya ırk yoktur.
Hintliler, Bangladeşliler ve Pakistanlılar farklı ırklara sahip olabilirler. Kuzey Hindistanlılar kahverengi, Güney Hindistanlılar, Afrikalı denli siyah olurlar. Morumsu siyah ten rengi, Güney Hindistanlılar’da ve Doğu Afrikalılar’da vardır ki bu da ortak bir göç kökeni imleyebilir.
+
“yüzlerce enstrüman, yüzlerce güzel ses, yüzlerce yetenek.

bir çoğunun müzik eğitimi almamasına rağmen hayvan gibi icracı olması. bir de eğitim alsa ortalığın nasıl mna korlar diye düşündürmesi.”
Berbat bir gözlem. Müzisyen sanılan Çingeneler’in önemli bir bölümü yetenek katilidir resmen. Milli sazları sayılan darbuka çalmayı bile bilmezler. İstiklal’deki yerli ve yabancı kökenli vurmalı çalgıcıları dinleyin bir, ne demek istediğimi anlarsınız.
+
“kanlı karanfiller, karanfilli ölümler, basmalı fistanlar, darbuka, klarnet. hüzün. eğlenceli bir hüzün senfonisi.”
‘Ağır Roman’ imajı yalnızca.
+
“mahallemizde oturan, kafam kadar memeleriyle sütyensiz gezen teala ablamız ve o'nun her gece içip mahallede küfürler eden sabah olunca da mahalleliden gece ettiği küfürler için özür dileyen oğlu. yalnız bir düğün yaptılar bu oğlana bizim mahalle de tam filmlikti. böyle bir eğlence görmedim ben hayatımda. güzelce süslediler mahalleyi. kızları rengarenk giyindi. hatta damadın kız kardeşi dansöz kıyafeti giydi ve oynadı ki benim diyen dansöze elini öptürür öyle oynadı. 500 kişi varsa şarkılarda tamamı tempo tuttu. teala ablamız kafayı çekip şarkı söyledi ki şarkıyı da kocasına söyledi 'osmanım osmanım' kendi yazmış:)”
Bu sözü edilen düğünlerden, adını andığım 2 semtim ve Kuştepe gibi, diğer mahallelerde de epeyi Çingene düğünü gördüm, daha çok da dinledim. Manyak gürültü. Berbat şarkılar. Yeni moda da, repimsi arabesk bir Çingene müziği. İr ay olmadı uykusuz kalalı.
+
“ev erken öldürür”
Son zamanlarını yarı zamanlı evsiz olarak yaşayan ben için sınanmış bir geçersiz saptama daha. Asıl evsizlik öldürüyor adamı. Bizzat deneyimdir.
Evsiz çok gördüm ama evsiz Çingene hiç görmedim İstanbul’da. Ha, onlarınkine ev denemez, ayrı konu. Bol alanları olsa bile, alçak damlı, küçücük odalı tuhaf gecekondumsulardır ki bunlar değişik semtlerde hep aynıydı, en son Tophane’de de aynı.
Ancak, evsizlik beni öldürse de, konuyla ilgi asıl tez:
Asla ev yok.
Ursula K. Le Guin’in ‘Daima Eve Dönüş’üne antitez, fiilen ve fikren, pratikle ve teoriyle. 57,5 yıldır.
Yani:
Evsizlik öldürse de, asla ev yok, çünkü mülkü yok. Çingeneler’in mülksüz olduğu da feci kuyruklu bir yalandır.
+
Hiç te kitap ve filmlerdeki gibi şen şakrak yaşamayan insanlar, öyle keman, ince saz, ateş etrafında dans yazanlar, 19. yüzyıl avrupası'ndan mı yazıyorlar anlamıyorum? tabi bir de bunların türkiye'de kimi zaman dokunulmazken; kimi zaman itilip kakılmaları.”
Dokunulmazlıkları, AKP’nin onları Müslüman cemaatine katma çabalarından dolayı.
Bir de, ben de yeni öğrendim, AB birilerine fon vermiş, Türkiye’de bunların tarihini yazıp nemalananlar var. Çingene akademisyene Çingeneler’le ilgili yanlış bilgilerini düzelttiremedim bilader.
Özgün biçimiyle standart dilleri yok, çünkü o kadar dar bir coğrafyadan çıkmamışlar.
Adları tüm Dünya’da Roman falan değil, bakınız Wikipedia.
Epeyi melez dilleri var ve bunu diğer azınlık halklar da öyle yapmışlar: İspanya Museviler’inin Ladino, Doğu Avrupa Musevileri’nin Yidce kullanmaları gibi.
Çingene ulusu diye bir ulus yok. Çingene ırkı da yok. Mavi gözlü Çingene’nin Pakistan’da ne işi var?
+
“mide bulantısı falan yazacak kadar süper hisseden dingiller ne ayak, onu anlamadım? büyük şehirlerdeki eskinin güzel, şimdinin torbacı ortamlarına dönmüş, şehirli-kasabalı karışımı, yozlaşmış insanlarla dolu roman mahallelerine elbette gitmeye götünüz yemez.”
Bu da, gerçeklere intikal etmiş ve bunu dümdüz dilegetirmiş biri. Örnek olsun diye kondu.
+
Görüldüğü gibi, klişeler silsilesi. Geçersiz klişeler silsilesi. Bakmayan ve görmeyen gözler silsilesi. Varlık bilgisi yerine, imaj silsilesi.
Yine de birileri intikalli ama.

(25 Kasım 2017)

Hiç yorum yok: