Pazar, Kasım 26, 2017

Edebiyat Neden Yalan Söyler?

Önerdiklerini basit kaynaklardan sınamadan söylediği için yalan söyler. Bu da yalana girer, çünkü doğrusu çok kolay öğrenilebilir, dolayısıyla yapılan dezenformasyona girer.
Edebiyatın doğruyu söylemesi önermesi, 19. Yüzyılda gelen realizm ve naturalizm roman akımları ile ortaya çıktı. Ancak onlarda da, 18. Yüzyıl’dan kalma bir histerik romantizm ve didaktik-ahlakçı bir idealizm vardı. Dolayısıyla, romanlarda olağan yaşamlarda pek olmayan 32 kısım tekmili birden facialara raslanırdı.
Süslü söz de yalana girer. Naturalizmin üzerine, Feneon tarzı çok-çok kısa (3 satırlık) öykü anlayışı gelince, bu açıkça ortaya çıktı.
Entellektül olarak yazarın, kitlenin tarafını bile tutsa, bir tarafı tutunca, netellektüel değil, entelejensiya (bağlanmış, satılmış) olduğu konusu, 20. Yüzyıl’da tartışıldı ama biz 21. Yüzyıl’dayız şu an.
Dolayısıyla, edebiyatın epistemik aksiyolojisini ancak ve ancak 21. Yüzyıl’ın başında uygulamaya koyabiliyoruz.
Bu metinler dizisi, hem epistemoloji, hem de edebi eleştiri alanına girecek.

(20 Kasım 2017)

Hiç yorum yok: