Ecevit’i
asla ve kata ne ortanın solu, ne de sosyal demokrat bir lider olarak kabul
etmedim. Dolayısıyla, onun 1970’lerin sonundaki liderliği sırasındaki CHP’nin
sol bir parti olduğunu da hiç kabul etmedim. TC’de mecliste sol kabul
edilebilecek tek parti, TİP idi, 1965-1971 arasında.
İşte,
belli ki taa o dönemden kalan bir tüzük maddesi değiştirilecekmiş:
“CHP
tüzüğünün 'Kuruluş ve İlkeler' bölümünde değişiklik yapılacak. Mevcut tüzükte
'çağdaş demokratik sol bir siyasal parti' olarak tarif edilen CHP'nin 'sosyal
demokrat parti' olarak tarif edilmesi planlanıyor.”
Bu
türden demokratik sol, sosyal demokrat, demokratik sosyalist, halkçı sol, şu bu
tanımlar, hep uyduruk kaydırık şeyler.
Batı
için de böyle.
Ne demek
Hristiyan demokrat?
Papa’sı
ve engizisyonu olan katolikliğin, söylem savsaklamak için Hristiyan olarak
parti adında sıfat niyetine kullanılmasının anlamı nedir?
Papa
hala hemen her AB ülkesinden zorla para alıyor mu?
Alıyor.
Ya
Hristiyan demokrat partili Almanya’dan?
Evet:
Yılda 9-10 milyar avro olarak hem de.
Öyleyse,
hangi laiklik, hangi demokratlık?
Hangi
şu, hangi bu?
Dönelim
CHP’ye:
O tüzüklerde,
solun veya sosyal demokratın tanımı belli mi?
Hayır.
Birileri
de kendine, liberal demokrat, müslüman demokrat, muhafazakar demokrat,
muhafazakar liberal, gak guk, bir şeyler diyor.
Siyasetçe
değil mi?
Uydur
uydur söyle.
Daha
açıkseçik konuşalım:
Baykal’ın
Erdoğan’ı seçtirdiği 2003’ten beridir CHP, eğer orta 0, faşist veya engizitör
olma 10 ise, sağa doğru en az 4-5 puanda demektir.
Ha,
şimdi 5’i de geçmeye karar vermiş demektir. Ki zaten İhsanoğlu ile o yolu bir
kere daha geçmişti.
İronik
olan şu:
Siyasi
partiler, genel politik duruma, kafasına taş düştükten 3 saat sonra ahlayan
kuçu Rin Tin Tin gibidir. Seçmen sağa kaydıkça veya sağa kayıyor diye, onlar da
pozisyon ayarlıyorlar yalnızca. Ancak, artık seçmen yavaş yavaş sola doğru da
kayacak veya kaymaya başladı, en azından AB’de: % 20 uç sağ var ama % 20 de uç
sol artık oralarda.
Nasıl ki
CHP, 1960’lar yerine, 1970’lerde global konjonktüre intikal ettiyse, önümüzdeki
10 yılda da sola doğru intikal edecektir ve / ama yine çok gecikmiş olarak.
1960’ların
TİP’inin oluşum süreçlerini, 2020’lerde bir kez daha tahmin etmiyoruz. Onun
yerine, boş yere kitlesel patlamalar ile epey süre harcanacak. O da bir şerh
olsun.
(27Şubat 2018)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder