Pazar, Şubat 25, 2018

Eksi Varlık Tanımlarım


En sonki en başta:
14-41 yaş arasıki kendi-değil, erkek, insan-değil, 58 yaş itibarıyla; kendi, erkek-değil, insan bakışımına geçti gibi ama ne dirimsel, ne de zihinsel erkekliğimden vazgeçmek gibi, en küçük bir eğilimim yok. O nedenle, kendi varlığıma aykırı davranacağım. Erkekliğimi bıraktığım an, kadınlar beni öldürürler çünkü: Yani, bir biçimde bu yaştan sonra onları yöneteceğim.
Yeniden başa dönelim:
Afektif-donatif x kognitif karşıtlığım.
Ek: Bu, en başlarda genel bir davranışsızlık, sıfır davranışlılık, katastrof kuramının sabit sayılı sıfırıncı durumu gibi örnekler demek oldu.
İd-süperego başaşağılım.
Çokparçalılık / çokkişilikçiklilik ile normal insansal bütün-kişi karşıtlığım. Biri, parça sayısı sonsuza giden ama toplamın sabit bir dizi olarak, 40 yılda falan ikincisine limitlendi değer olarak. Ki bu yeniden insan olmak demek de oldu.
Standart biyografiye karşıki astandart nekrografim.
Ek: Burada çok sayıda farklı ölme ve epsilon sayıda yenide doğma biçimlerini literatüre ekleme önemli.
İç x dış yolculuk poliyalektiklerim.
Ek 1: Burada, tao’dan çok, ma sözkonusu ve benim ikisinin farkını 1986’da yazmış olmam gerekirdi ama 2018 itibarıyla bunu hala yaz-a-mamış durumdayım.
Ek 2: İç yolculuk, bana Batı’dan çok Batılı olma olanağı verdi, çünkü reel bir Batılı dış yolculukla Doğu’ya giderken batılılığını yitirdi. Ancak bense, olduğum yerde kalarak, bilim, sanat, düşün Batılı’sı oldum. Ancak, 2001-2010 arasında bir noktada Doğu-Batı geçici veya kalıcı olarak ayırtsızlandı ve bu da bildiğimiz cihad x haçlı seferi diyalektiği üzerinden işletildi.
Geçmişbilimde de, gelecekbilimde de eksi varlık durumum. Bu; bir tür zamandışılık, şizofrenlik, zamanı durdurma ve bölünmez anlar içinde yitme demek.
Ek 1: Bu bana tarih ve fütüroloji sentezini ilk ve en iyi yapan insan bilimci olma olanağı sağladı yan ürün olarak.
Ek 2: Ancak son 2-3 yıldır kesin emin olabilsem de, bu tuhaf zaman yapım, bana zamanı, yani geleceği bükme ve geleceği yaratma olanağı verdi. Şerh: Benim umacağım gelecek beni içermedi. Bu geleceği yarattım ama beni içersemeyebilir ve yalnızca mantığımla böyle yaptım, hissimle değil.
İşte, son cümledeki his benim eksi varlığım:
Ancak ve ancak, konmuş koşullar nedeniyle, eldeki varlıkları negasyonlayarak ve simetrikleyerek efor gösterebilme ama bu da, kavram kayması yarattı.
Gerçek eksi varlık, vardığım menzilde, ne ma, ne de kendiminkisi.
Ancak, Homo Posterus’un 2001-2020 koşullarında bir eksi varlık kategorisi olduğu kesin. Yani, benim reel eksi varlığım şimdilik o.
Ek: Burada bilimkurgu-gelecekbilim ve kurmarca-gerçek sentezleri ve praksisleri alıntılamaları ve yaratıları olmasaydı, bunları dilegetiremezdim, çünkü konu hala bilimkurgu söylem düzleminde bir yerlerde. Sonuçta, ikircikli taoist anarşizm bir bilimkurgu kavramı, gelecekbilim kavramı değil hala, 40 küsur yıl sonra bile öyle.
Tüm bunları, eksi varlık üzerinden veya değil, reel yaşama ve kültüre izdüşürdükçe, ölmeden önce, sanırım bazı izlekler çizebilmiş olacağım. Bu da benim asıl reel mirasım olacak. Hatta Post-Homo Posterus olarak bile hesaba dahil burada, çünkü ben buradan bakınca, onun da ardını görebiliyorum. En azından özdek-değil, canlı-değil, zeka-değil ve artı -öte, -öte, -öte olarak.
Nokta. Es.
(25 Şubat 2018)

Hiç yorum yok: