Pazar, Şubat 04, 2018

Twitter Okurlarının Politik Profili

Okurlarının, kullanıcılarının veya yazarlarının değil.
Twitter okurlarıyla, son 1 haftada şöyle bir durum yaşadım:
100 civarında takipçim vardı. 10 tane yeni geldi ama 13 tane bıraktı.
Bu durumu, şu sıralarki özel politik vakaya, TTB olayına ve onunla ilgili metinlerime bağlıyorum. Yenilir yutulur şeyler değiller çünkü.
Ancak, daha önce epeyi kez notladığım gibi, Twitter’da olsun, tüm sosyal medyada olsun, kullanıcılar ağır, uzun, ciddi metinleri sevmiyorlar.
140 karakterlik şak diye okunan, damardan vuran haber yorumları yazarsam sorun yok ama ben Twitter’a tüm ciddi metinlerimi de koyuyorum ve bu onlara kılçıklı geliyor.
Uzun metinlerimin, bilimin hafif yönü olarak teknoloji, felsefenin hafif yönü olarak politika = ideoloji ile ilintili olanları yine okunuyor ama bir metin ne denli soyutlaşırsa, o kadar ivmeli olarak, toplam okur sayısı düşüyor.
Zaten, son 13 yıllık internet kullanımında en çok okunan metinlerim, din ve seks ile ilgili. Dinle ilgili olan, aslında ateizm ile ilgili. Seks ile ilgili olanlar da, porno ile ilgili olanlar.
Bu; Facebook’ta da böyle, Twitter’da da böyle, bloglarda da böyle.
Ancak, eğer Blogspot metinlerimi Twitter’a da linkleyip koymasam, okur sayım epeyi azalırdı. Çünkü, Twitter kullanıcılarının bir bölümü, ciddi metin okumaya yatkın.
Yazarı olmadığım Ekşi Sözlük için de, bu tüm söylediklerim aynen geçerli.
Dolayısıyla diyebilirim ki tüm sosyal medya kullanıcılarının tarih-politik bilinci / bilgisi ve zekası 0 ve hatta eksi. Dolayısıyla, en katlanamadıkları şey doğrular ve kendi eksi zekalarının ve eksi bilgilerinin yüzlerine vurulması.
Twitter için bu, takibi bırakmak ve artı çok abuksabuk yorumlar demek.

(3 Şubat 2018)

Hiç yorum yok: