Oya
Baydar, benim için son 20 yılda kurgulanmış bir proje köşe yazarı. Bunlardan hanım olarak 20 tane falan biliyorum.
Geliyorlar gidiyorlar. Bazıları 1-2 tur daha geliyor ve gidiyor yeniden.
Sonunda hep gidiyorlar, projeli olsun olmasın, tüm köşe yazarları gidicidir
zaten. Moda olan, demode olur zaten. Güncelden tarihi genelleyemeyen Cüneyt
(Arcayürek) Bey tarihi olur zaten.
Kendisi,
liberal demokrat denilen türden. Kürtperver olan türden.
Kendisini
insan olarak çok infialle karşılarım. Ulagay ileki ortak anı-söyleşilerinde,
bizzat kendisinin yarattığını anlattığı bir olay ertesinde, bir kız çocuğunun
psişik çöküşünü ve o kız çocuğunun 20 küsur yıl sonraki ve şimdiki durumlarını
bilen biri olarak böyle yaparım. Süreç, rezil rüsva bir şey. Baydar da bunu
ödemedi, manen yani.
Benim
için, bunu yapabilen biri, öz çocuğunu bırakıp Moskova’ya da gider (ki bunu
yaptığını da da anlatıyor), insani hiçbirşeye de uyamaz.
İnsani
olmayanın politik yanı da, böyle melokomik oluyor işte.
Kürt
gerillaların öldürdüğü Kürt sivillerini ve çocuklarını yazamıyor işte.
Dezenformasyoncu
oluyor işte.
Proje
yazar oluyor işte.
Bir
kenara atılıyor işte.
Kendisi
hakkında şunları yazdım bir yerde:
“Eksik
bilgi: 2010 oylamasındaki HSYK düzenlemeleri, AKP uyanmadan, (Fetö değil, en
azından o momentte değil) Fethullah tayfası tarafından oralara sokuldu. 2013
Aralık da bunun nerelere varacağını ortaya çıkardı. Sonra, hala az bilinen bir
biçimde, yine o oylama zamanında Fethullah-Tayyip kopması da başladı. Oya ve
Aydın, Abant Toplantıları üzerinden, birer Fethullah projesi durumunda idi o
zaman, Zaman'da yazan epeyi eski solcu da dahildi buna.
Artı,
T24 ve Taraf politik çizgi zigzagları, yamalı bohçanın parçalarının bazılarının
aykırı yönlere gittiğini de imledi.
Bugün
Oya'nın oryantal rakkaseliklerinin açmazı, Fehim Taştekin ve Aydın Selcen
üzerinden yürütülen yoğun Kürt taraftarlığının, referandum ertesiki melokomik
açmazlarında, Oya'nın bu konuda takılıp kalması, anne şefkatinden başka hiçbirşey
yazamazlığı ile kilitlendi.
Yani,
Oya yakında emekli edilir veya edildi belki. Bir ara Oya ve Aydın kızağa
alınmıştı zaten.
Yani, bu
türden borazanların susmaları ve hönkürmeleri, hem sufle, hem de kişisel
hezeyanları ile ilintili. Çıkar gidişleri ile ilintili.
Not:
2010'da geçersiz oy kullandım. Mahallenin AKP'li muhtarı bunu sandık üzerinden
izleyebildi. O günden beridir İstanbul ikametim silinmiş durumda. Bence,
'yetmez ama evet' veya boykottan daha anlamlı politik bir çizgi bu. Sokaktaki
politik aktif için daha çok yer ve zaman kalıyor oy için enerji tüketmemek.”
Not:
Bu metin
dizisi, Murat Sevinç’in Baydar hakkındaki metni hakkında ve üzerinden yazıldı.
Onun
dediklerini yorumlama gereği duymuyoruz. Eksik bilgileri nedeniyle. Tarihin tüm
50 yıllık perspektifini göremeyecek kadar genç biriymiş kendisi. O nedenle onu
pas geçtik. Ancak, referans da onun yazısı.
(28 Şubat 2018)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder