Cuma, Ocak 26, 2018

Felaket Yönetimi: Suriye Açmazı Momenti 25.01.18

Guardian gazetesi, Suriye’deki son durumu; ironik, yeni ve farklı bakış açılarıyla yorumlamış. Alıntı ve yorum olarak sürecek:
“Bu harekâtı herkes bekliyordu. Ancak, sonuçlarını kimse kestiremiyor.”
Buna; Ankara da dahil, Moskova da dahil, Washington da dahil.
Kuramsal olarak, bu kadar küçük ölçekli bir savaşta bu olmaz, olmaması da gerekir ama oldu.
Biz bunu yumurtayı balyozla kırmak ile zembereğe çok fazla gerilim yüklemek birleşimi bir durum mecazı ile açımlıyoruz.
Savaşın yeni modelleri, artık kabile savaşına uygun koşullar yarattı. Durum, Arap atasözündeki gibi: 2 kardeş birbirimizle savaşırız, amca oğlu gelir, biz birleşir (ya da ayrılır), onunla savaşırız, den den de den den.
Libya’da da böyle ama orada alaniçi naklen gözlem yok. Bu ise, Türkiye’nin ilk naklen savaşı. Zaytung’un dediği gibi, medyatör sayısı, asker sayısını geçebilir, o kadar yani.
Bunun genel iç dinamiği, savaşçıkların onyıllar sürebilmesi önkoşullarını yarattı.
Not: IRA da belki 150 yıldır var. Yani, bu ilk kez olan bir şey değil. Artı, Talabani-Barzani ikilisi de 100 yıldan fazla süredir var.
“Ancak IŞİD'in sözde hilafetinin çökmesiyle birlikte, kartlar yeniden dağıtıldı ve bugün 'Müttefikimin müttefiki düşmanımdır' algısı hakim.”
Biz durumu böyle yorumlamıyoruz.
Biz, Türkiye’nin ABD’nin kendisine düşman olduğunu tarihte ilk kez fiilen kabul ettiğini ve yapılması gerekenleri ilk  kez uyguluyor olduğunu belirtiyoruz. Vurgu: 1950’den beridir ABD, asla ve kata TC’nin dostu falan değildi. Buna aymak da (ki buna aymak denebilirse eğer), bir ABD projesi olan AKP’ye kaldı: Liberalliğin ‘neo-con’lara kalması gibi.
Dolayısıyla:
Eğer müttefikim, düşmanıma yardım ediyorsa, çakarım onun müttefikliğine, durumu var diyoruz.
Ayrıca, işin içinde Rusya’nın ABD ile hem dost, hem düşman ve artı TC ile de den den böyle ilişkisi olunca, henüz japon kale (daha da çok taraflı) aşamasına gelmemiş, bir triello orjisi var diyoruz. Kim kimi yakalarsa, vuruyor, vurdu, vuracak yani.
Arada Kürtler, 3’ü tarafından da ezilecek yani, artı İran tarafından, artı Irak tarafından, artı Suriye tarafından.
35 yıllık bir süreci buraya getirdiler ya helal olsun, kendilerini 4 ülkede birden kutluyoruz.
"Geçtiğimiz ay Erdoğan Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ı terörist olarak tanımlamış, Suriye'nin geleceğinde yeri olmadığını söylemişti.
Ancak Türkiye ve İran, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in bu ay sonunda müzakereye açacağı Suriye planının sponsorları arasında. Batılı güçler, bu planın Esad'ın iktidardaki yerini korumasını sağlayabileceğinden endişeli.”
TC, Esed ile bir düşman, bir dost, üç nokta ilah olduğu için, n+1 adımda olmakta uyum sağlar bizce.
Olay; SSCB ve ABD’nin Berlin üsleri gibi olacak. Suriye’de de hem ABD, hem Rusya üssü olacak. Ve neo-Soğuk Savaş gelmiş olacak. Bu ılık mı desem, kurbağa haşlar sıcaklıkta su mu desem, acaip bir durum.
Türkiye ise, 10 ülkede asker bulundurarak, emperyalist desem değil, savunmada desem değil, epeyi dingildek bir durumda kalacak. AKP hep payidar değil elbet. CHP bunu ne yapacak, troykadakiler hiç düşünmüyorlar. AKP, durumu yapabileceği en kötü duruma getirip, CHP’ye yıkacak çünkü.
Geri kalan yorumlar, bizim de daha önceden yazdıklarımız.
Ancak bu makale, IŞİD-ardılı moment için hiçbirşey yazmıyor. Hayır, IŞİD tümüyle yok olmadı. Kadrosunun en az yarısı baki.
PKK-IŞİD işbirliği veya muadili oluşumlar başladı bile bizce çoktan.
Onu, bizim de iç zihinde bir tartmamız gerekiyor.
Ancak, seçenekleri fazla değil. Yapmış oldukları eyle yelpazesi de hiç geniş değil. Olsa olsa, daha öncekilerin paçalı, permütasyonu gibi olacaktır savındayız şimdiden.
100 seçenekten 5 seçeneğe daraltarak öngörmeyi, ilk 1-2 adımları sağlayacaktır.
Bizce, gelecek olan ve asıl moment odur, çünkü TC, bir biçimde 2019-2021 arasında iç politik belirsizlik yaşayacak, bir tür iktidar yokluğu yani.

(25 Ocak 2018)

Hiç yorum yok: