Salı, Ocak 30, 2018

TC Suriye’de Kalıcı mı?

1974 yazında, bizi birliğinde korumasına alan ordunun ikramı sofrada, orayı kendisi fethetmiş gibi gerinen ve bunu kutlayan babama şunu sormuştum:
Tamam da baba, Kıbrıs’a girdik de, nasıl çıkacağız?
Hala çıkamadık.
Başika da öyle oldu.
Kuzey Irak’a da 1990 gibi, abi bir arkadaşa bakıp hemen çıkacam, diye önce izinli, sonralıkla zırt pırt izinsiz girip çıka çıka, oraya da yerleştik sayılır.
Fırat’ın doğusu ise, 2015 tarihli bir tez.
Yabancı kaynaklar, NATO TC’nin oradaki varlığını özsavunma olarak niteleyince, olayı acilen işgale ve sivil ölümlerine kaydırdılar.
Şimdi de, askeri üs diyorlar.
Olabilir.
Araplar’ın (pardon İslami terörün ve cihadın) başına bizi taşeron ordu olarak salanlar onlar ama.
SSCB’ye karşı onyıllarca bizi tampon olarak kullanan da onlar ama.
Tarihte bir SSCB / Rusya uçağını bombalayabilen tek NATO üyesi ülke biziz ama.
TC, emperyalist olmazsa, parçalanır ama.
Bu, emperyalizmi haklı çıkarmıyor ama.
ÇÜŞ, devlet, gerilla, mafya, hep birlikte şirket kuruyor ve işbirliği yapıyor ama.
İşler gizli saklı başka yürüyor ama.
TC’nin çok ulu marksistleri, ABD haracı yiyen ve İsrail ile işbirliği yapan FKÖ tarafından eğitildiler ama. Sonra da buraya gelip, o eğitimle ve malzemeyle silahlı eylemler yaptılar ama. Bununla da hala övünüyorlar ama.
TC, Suriyede sürekli kalıcı, az kalıcı veya geçici. Nolcek ki?
Alaturka emperyalizm, böyle mehter adımı yürüyebiliyor abisi.
Emperyalizm için de, diğer emperyalistlerin onayı alınmaz. Zaten kabul etmezler.
Ayrıca TC; Sudan’da, Katar’da, Somali’de üs sahibi ama. Dünya’nın 40 ülkesinde polisi ve askeri eğitti ama.
ABD silah satınca iyi de, TC satınca kötü mü ama?
Ayrıca TC, asıl niyetini baştan söyledi:
2 milyon alaturka Suriyeli’yi gerisin geriye oraya dizip kamplamak, tampon-bölge’lemek. (Bakınız hükümet beyanları.)
2015’te savaş dedi, oldu.
2018’de de bunu diyor. Bence olacak.
Bu işe yarayacak mı?
Hah, asıl soru işte bu.

(30 Ocak 2018)

Hiç yorum yok: