Bir
haber:
“Forbes’un
2006 yılında açıklanan 'en zengin 100 isim' listesinde yer alan 100 Türk’ün
serveti 84 milyar dolardı. 2018'de ise 121 milyar dolara ulaştı. Ancak en
dikkat çeken isimlerdeki değişim: O zamanki listede yer alan 100 kişiden 48’i
yeni açıklanan listede yok.”
Bu,
kabaca AKP iktidarı dönemi demek.
Biz,
buna kısaca devlet / iktidar eliyle zenginlik diyoruz. Zamanında Özal ve
Demirel-Çiller zenginleri de geldi geçti o listeden. Epeyi de içeri girdi
çıktı. Epeyi de iflas etti. Tabii, ne kadarı hakiki, ne kadarı sahte iflas, o
da ayrı konu.
Aynı
türden listeler, Dünya için 10 yılda üçte bir oranında değişiyor ama o değişim,
devlet / iktidar eliyle değil, en yüksek para kazanan sektörün kayar zeminli
olması nedeniyle. Örneğin, 1970’lerde ve 1980’lerde Dünya’nın en zenginleri hep
Japonya vatandaşı idi. Tabloları en yüksek fiyattan da onlar alırdı.
Bir de,
STFA gibi, belirli bir sektöre odaklanıp, o sektörün sürekli büyüyeceğini
varsayıp, sürekli borçlanmaya dayalı yatırım yaparsan, o yatırımlar geri
dönmeyebilir. Dönmedi de. Bu, yanlış hesap Bağdat’tan döndü, durumu.
Batanlardan
Karamehmet ise, kendi özel çabasıyla batan biri. Sektöre ilk girip, açık ara
öne çıkıp, sonra hepsini yok etme başarısı, herkese nasip olmazdı doğrusu.
Gerisi
şöyle:
Süper
marketler zincirlerini düşünün. Bunlar son 12 yılda liberallerden dinci
sağcılara kaydı. Ver krediyi, aldır zinciri, oldu.
Şok
gibi, 2 zincir birden alanlar bile oldu. Ama 64 yıllık Migros, ilk açıldığı
dükkanda hala yerinde duruyor. Yani, Migros kalır, Şok gider, olmadı Migros
Şok’u geri alır. AKP gidince, epeyi de gidecek zaten. Ülker bir ara
paracıklarını Londra’ya taşımaya başladıydı bile ama Büyük Birader duruma el
koydu.
İkinci
bir neden, kurucu üyelerini yitiren sektör sahiplerinin listeden çıkması. Bu,
aile şirketlerinin yeni kuşaklarının mirası paylaşınca, hesap küçülmesi olması
demek.
12 yılda
toplam 84 milyar dolardan 121 milyar dolara çıkarmışlar. O kadarını (yılda %
3-4 reel faizi) zaten vadeli hesap bile sağlar.
Mübeccel
Kıray’ın bir zamanlarki alaturka feodal lord tanımı geldi aklımıza:
Güney
Amerika’da bir ağanın 1,5 milyon dönem arazisi olur, bizde pek pek 15 bin
dönüm.
Amazon’un
sahibi Pezos’un tek kişilik serveti, bimi 100 kişinin servetinden büyük.
Aynı
hesap yani.
Beleşe
zengin olmayı bile beceremeyen zenginlerimiz mevcut yani.
Hala
montaj sanayisi yani.
Hala
al-sat hesabı yani.
Hala
aile şirketi yani.
Bunlar
da gidici yani.
(5 Mart 2018)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder