Sevgi
Soysal’ın ve Özdemir Nutku’nun bir oğulları olur. Anne ve baba boşanır. Çocuk
sahipsiz kalır. Zaten önceden eğilimli olduğu için, zihni parçalanır.
10 yıldır
bu öykünün devamını arıyordum. Buldum:
“Manisa
Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'ne 20 yıl önce ‘‘otistik çocuk’’ olarak
getirilen Korkut Nutku, hastaneden çıkmak istemiyor. En kıdemli hasta olan
‘‘Yağmur Adam’’ Korkut Nutku, ‘‘Sizin dünyanız acımasız. Burası sokaklardan
daha güvenli. Kendimi burada mutlu hissediyorum’’ diyor. Prof. Dr. Özdemir
Nutku ve 1976'da yaşamını yitiren yazar Sevgi Soysal'ın oğlu olan Korkut Nutku,
İstanbul Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi'nden mezun olduktan sonra, rahatsızlığı
nedeniyle Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'ne getirildi. ‘‘Otistik
çocuk’’ teşhisi konularak tedaviye alınan Nutku, 20 yıl boyunca hastaneden hiç
ayrılmadı. Dustin Hoffmann'ın otistik bir genci canlandırdığı ‘‘Rainman’’
filminden esinlenilerek ‘‘Yağmur Adam’’ denilen Korkut Nutku, doktorlar,
hemşireler ve hastabakıcıların tümünü yakından tanıma imkanı buldu. Korkut
Nutku, kendisine verilen tarihleri, haftanın hangi gününe rastladığını bir
çırpıda söyleyebiliyor. Bu yeteneğini bir süre önce hastaneyi ziyaret eden 7. cumhurbaşkanı
Kenan Evren'e de gösterdi. Fanatik Galatasaraylı olan 43 yaşındaki Korkut
Nutku, hafta sonları başında sarı-kırmızı şapkasıyla kahveye gidip maçları
izliyor, her gün personelin gazetesini alıp geliyor. Korkut Nutku, ‘‘Kahvede
bana çay ısmarlıyorlar. Hastanede yaşamayı seviyorum. Burası benim evim.
Hastane dışarıdan daha güvenli. Dışarıdaki ortam, sizin dünyanız, daha
acımasız’’ diyor. Siyaseti de yakından izleyen Korkut Nutku, Süleyman Demirel
için ‘‘Türkiye'yi 12 Eylül öncesi 70 sente muhtaç etti’’, Ecevit için ise ‘‘O,
eski Ecevit değil. Eskiden fakir babasıydı, şimdi zenginlerin yanında’’ diye
konuşuyor. Başhekim Levent Ermete, Korkut Nutku'nun otizmden kronik şizofrene
geçiş yapan hastalardan biri olduğunu söyledi. Dr. Ermete, ‘‘Genelde otistik
çocuk olur, otistik adam olmaz. Tedavi edilmesine karşın, hastalık kronik
şizofrene dönüşebilir. Şimdi yılda bir iki kez taşkınlık dönemi oluyor. Verilen
tarihin, hangi güne rastladığını bilmesinin tıbbi bir izahı yok. Kendisini bu
yöne kanalize etmiş. Onun özel yeteneği bu’’ diye konuştu.”
21
Aralık 2001 tarihli bir haber bu.
Bu öykü,
kamusallaştığı için bilgileştirebildim.
(Bir
öykü daha var. Bilgisel olarak henüz az kamusallaştırıldı: O da, böyle
ünlülerin çocuğu olup, deliliğe kayanlardan birinin öyküsü. Onu pas geçiyorum.)
Ancak,
gerçek yorum şu:
Sevgi Soysal,
kendi keyfi için, kendi eliyle, oğluna tımarhaneyi boylattı.
+
Ek:
Başka
bir kaynak:
“Korkut,
hastaneye yattığı yıllarda gazeteciler, Korkut ile röportaj yapmak için onun
yanına epeyce gittiler.”
1958
artı 18, 1976 eder. Liseyi bitirdiği ve annesinin vefat ettiği yıl olsa gerek
bu. Film o zaman kopmuş yani. Hesap soracağın insan erken ölürse, resmen
sıçarsın.
Not:
1976-2001 arası, internet gazetelerinin olmadığı veya çok az olduğu bir dönem.
Demek ki konu için matbu gazetelerde tarama yapmak gerekli.
(4 Mart 2018)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder