14 Mart
2018 günü, istiklal Caddesi’nde yürürken, Kadir Has Üniversitesi öğrencileri
röportaj yapmak istediler. Kabul ettim Konu Bitcoin idi.
Kapanış
cümlem, yukarıdaki cümle idi:
Kimseye
batmamasını öneremem.
Bitcon’in
muhakkak batacağını söylememden sonra, ona sanal paraya yatırımı önerip
önermeyeceğimi sorduklarımda bunu söyledim.
Ancak bu
cümlenin, birkaç anlamı daha olduğu ayırsadım. Şunlar:
Bitcoin’e
yatırım yapanlar, son 5 yıllık forward alışsatış işlemleriyle, sanal paranın
iyice sanallaşmasında payı olan 30 yaşaltı yatırımcılar / spekülatörler: Hani,
herşeyi oyun sanan, elleri hiçbir zaman sıcak sudan girip soğuk girmeyecek
tipler. Baba parası yiyen tipler.
Onlar
benim düşmanım. Çünkü onlar; bilimin, sanatın, düşünün düşmanı.
Onlar benim
dostum olsa bile, bir kişi eğer sanal paraya yatırım yapıp da, batma noktasına
gelmişse, o batmaktan daha çoğunu hak etmiştir zaten.
Artı ve
en son olarak, gerçekten kimseye batmamasını öneremem. Çünkü:
Toplama
kampı psikolojisindeki, ilk 7 sırada 4.’de belki birinin olacağı durum benim
için geçerli. Aslında herkes için geçerli artık.
Artı,
bir akıl veren akil olarak, benim vereceğim akıl, somut konularda olmaz pek.
Manevi, soyut, bilim gibi konularda olur.
Artı
batan kişi, bir kişinin daha batmasını aritmetik / istatistik olarak engeller.
Böyle
gider.
Dolayısıyla
bu cümle yeni dönemin psişik simge cümlesi:
Kimseye
ölmemesini öneremem.
(14-15 Mart 2018)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder