Ana akım
şizofreni tanımı, parçaların birleşmemesi (Bülent’in deyimiyle bıngıldakların
birbirine kaynamaması) ile birleşik-bütünün parçalanması durumunu ayırdetmez.
Şizofrenlerin
bir bölümünün (hatta uç derecede) kognitif olduğunu gözönüne almaz.
Absürd
semantik durumunun, kültürde sıkça raslandığını hesaba katmaz. Yani eğer bir
şizofren, saçmalığı kültürden almışsa, şizofren olmaz, kültürel şizofren olur.
Çöküş dönemlerinde kitle komple kültürel şizofren olur.
Multibinded
(çoklu travma) ve çokkişilikçiklilik gibi, özel durumları dikkate almaz. Oysa, casuslarda
bu çokkişilikçiklilik üst düzeyde vardır.
Psikopatinin
ve sosyopatinin bir bölümünün normal faşizmi uygulayan insanlara karşıki bir
özsavunma olduğunu hesaba katmaz.
Psikopatinin
ve sosyopatinin bir bölümünün kofnitif bir edim olduğunu hesaba katmaz. Vecd ve
inziva, bir bakıma sosyopati ve psikopati oluyor örneğin.
Toplumun
toptan delirebileceğini hesaba katmaz.
Toplumun
normlarının özellikle ara / geçişsel / çöküşsel dönemlerde aşırı dingildek ve
belirsiz olduğunu hesaba katmaz. Bu da, birden çok tanımı tek tanım sayma
hatası yaratır.
Şizofrenin
ve hatta deliliğin bilinçli bir tercih olduğunu hesaba katmaz, özellikle
dahiler için.(Dr. House’da, kendi dahilik durumuna katlanamayan bir dahinin,
aptallaşmak için ilaç alması gibi bir ironik vaka anlatılır.)
(4 Mart 2018)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder