Perşembe, Mayıs 05, 2016

Dil Devrimi İçin: Saim Ali Dilemre

Aynı adı taşıyan kitapta özetle ve 4 maddede şunları söylemiş:
1.      Ortak dil, herkes dil tarafından anlaşılan dildir.

2.      Hiçbir ülke böyle bir dile sahip olamaz, sorun bir dereceye kadar çözülebilir.

3.      Dil değişimi için, evrim değil, inkılap gereklidir.

4.      Bunu yapmak için de, akademisyen olmak zorunlu değildir.
Bu, kendisi TDK’de yüksek düzeyde görev yaptığı için, 1930’lardaki dil inkılabının temel ilkeleri olarak uygulanmış sayılır.
Başka ülkeler de benzer sorunlar yaşamış:
Binlerce hece-harf taşıyan Uzakdoğu asya dillerinden korece için Kore hükümdarı, 28 harfe inen bir inkılap yapmış, 1400’lerde. İç savaş çıkmış ama bugün Kore Alfabesi hala 28 harfli. Öyle olan da tek dil aynı zamanda. Çinçe, onlardan hala binlerce içeriyor.
Almanca, (Yunan Alfabesi’ndeki) beta’yı kendi dili için çift-S yapana kadar 200 yıl gçeti.
Türkçe’de ise, ebegümecinin hala 25-30 ayrı adı var. Gömlek, Besim Atalay’ın saptayıp bir risalede yazdığı üzere, 26 ayrı söylenişe sahip olmuş.
Artı.
Değişimler ve yazılılaştırma, ancak üst düzeyde bir kurum tarafından yapılabilmiş hep, çünük 6 milenyumluk yazı tarihinde on bini geçen dillerden yalnızca 300-400’ü alfabeli olabilmiş, o da kimi zorla.
1930’lardaki bu örneği, 2010’larda irdelememizin nedeni şu:
Türkçe, 1960’larda da bir çıkış ama 1990’larda bir iniş yaşadı. 2020’lerde ya iniş yaşayacak, ya da çıkış.
2. Cumhuriyet olacaksa, onun yeni dili de olacak. O da dilsel çıkışla olabilecek.
İlk inkılap kurumsal oldu, ikinci inkılap yazarlarla oldu ve 18 bin yeni sözcük tasarlandı. Üçüncüsü karşı-uinkılap oldu ve yapılan herşey bozulmaya çabalandı. Dördüncüsü, ister yazarsal, ister kurumsal olabilir. Herkes özgür, konumunu kendi seçecek.
Ben ise, bir yazar olarak, 1980-2015 arasında  bin beş yüz sözcük tasarlayıp, Dünya rekoru kırdım.
Not: 2013’ten sonra, yeni sözcüklerimi not etmeyi bıraktım ne yazıkki, evsizlik nedeniyle.
Yanlışlarıyla ve doğrularıyla TDK ilk etap, bir adım oldu yalnızca dil yolunda. Son adım da, diller için yoktur. Son adım, yok olan Ubıhça gibi olmaktır.

(3 Mayıs 2016)

Hiç yorum yok: