Rüyanın
x, y, z, t’si var.
X,
potansiyel-aktuel öykünün arada gidip gelmesi (‘Run Lola Run’daki, 3 potansiyel
aynı-ayrı fotoromanımsı-stop-motion-film öykücük plan(lar)ı gibi).
Y,
var-yok öykünün zaman içinde gidip gelmesi (‘Looking Glass / Ayna ve Büyüteç
Alis 2’ öyküsü planları gibi).
Z,
girinti-var-lık x çıkıntı-yok-luk/eksi-var-lık öykü akışı: Bu türden bir öykü modeli,
‘Sandman’deki Uyku Adamı’nın bazı asıl öykülerinin öykücük, bazı pas geçilmiş
öykücüklerinin ise, asıl öykü olmasında vardı: Gaiman, bu ıskalamaları bil/e/meyerek
yapmış bence.
3
boyutluluk, havada akıyor (idi), bir tür rüzgar gibi.
Rüya
siyahbeyaz - çizgiroman ve aynı zamanda müzikal - modern dans idi.
Yarı
uykuda – yarı uyanık iken de, bunun mikro-mikro Evren’in makro-makro Evren’in
öyküsünü yeniden yeniden yazdığı gerçek Evren-evrimi-tarihi modellemesi
olduğunu düşündüm, hissettim, modelledim.
Gitti
benim uyku-öykü.
+
(04:50.)
Yeniden
uyuyamazken, rüyayı bana neyin gösterdiğini ve modellettiğini tahmin ettim:
Dün gördüğüm
çizgi 2 kitap kapağı:
1’i:
Neil Gaiman’ın ‘Amerikan Tanrıları’nın yeni basımı ve kapağı değiş(tiril)miş.
1’i:
‘Bir Psikopatın Öyküsü: İsrailli bir yazarın ajan-casus romanı.
Çizim
kapakların 2’si de, siyahbeyaz idi.
Sorun,
tüm bunların biraraya paketlenip, tek bir rüyada, işin içine bir de ‘hardcore’
/ pornomsu sevişme planı sokarak, ki galiba artı vampirli bir yan-artı-öykücük
de vardı, cinayet de, hem modelli, hem reel sanatlı bir içiçelik kılınmışlığı.
10-15 dakika idi maksimum ve tamamlan/a/madı da üstelik, son 1/10’unda uyandım
ama sonu belliydi.
Buna
benzer meta-hiper-tekst bir rüyayı
yakınlarda da gördüm. Hepsi de, taa 1990 tarihli ‘Sınırsız Şövalye’ başlıklı rüyamın
geleneği kökenli ve dizisili ki onu da, ‘Mülksüzler’in zaman akışı yapısı
yazdırmıştı bana bence. Rüyalarım, kendi içkinlikleri içinden geç/iril/ip,
kendilerini yoğurarak, artı yeniden yoğurarak, aşkınlaşma yoluyla, anlatı düzeyi-derecesi-karmaşıklığı
olarak buralara sıçrayabiliyorlar bence.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder