3
yaşımdan beridir olanları anımsarım. 3-9 yaşlarım arasında dayım, sol elimi
kullanmamı engellemek için elime vururdu. Akrabalarla sık görüşmediğimiz için,
babam durumun geç ayırdına vardı. Bir gün dayımı elime vururken gördü, ağır
konuştu ve bunu yasakladı.
O yıl
1963 idi. Bu yıl 2018. 55 yıl geçmiş.
O
nedenle hep mahalle baskısının hep var olduğunu söyledim ve bu hep inkar
edildi.
Üstelik
rahmetli dayım, oğullarının ilkine Mustafa, ikincisine Kemal adını vermiş biriydi.
Benim
için bu, Kılıçdaroğlu ve Demirtaş’ın kamu içinde namaz kılması aynı şeyler.
Çelişki
denir denmez ayrı konu ama çift değer yargılılık. Mintal / kültürel konfüzyon /
regresyon toplamı.
Yani, 1.
Cumhuriyet’i red.
Sonra
da, onu göme.
Gelelim
habere:
Diyanet
bir fetva çıkarmış:
Din
İşleri Yüksek Kurulu Sol elle yemek yenilmemesini istedi ve “Sol elle şeytanlar
yemek yer” dedi.
Yanıt,
bir kaza kurbanı Saçılık’tan gelmiş:
“Veli
Saçılık, sosyal medyadan "Benim sadece sol elim var" yanıtını verdi.”
Sorun şu
ki solakların önemli bir bölümü, sağ ellerini hiç kullanamazlar. Yani, bu bir
engellilik / sakatlık değil, başka türden bir zorunluluk olmakta.
Haa,
Şeytan konusuna gelince:
Böyle
Allah’ın böyle kulları varken, ben Şeytan olsam ne olur, olmasam ne olur?
(3 Şubat 2018)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder