Bugüne dek hep ‘exstra-terrestrial’ (dünya-dışı) canlılar hayal ettik ama
tersini düşünmek pek kimsenin aklına gelmedi.
Soru şu:
Dünya’daki herhangi bir canlı türü, şimdilik Güneş Sistemi içindeki
cisimlerdeki eksremofil koşullarda sağ kalabilir mi?
Görünen o ki 2 ipucu artık elimizde:
Kuzey Kutbu’ndaki buzulların altında planktonlar var, yani fotosentez
yapabilen canlılar.
Mars gezegeni koşullarında yaşayabileceği düşünülen bazı mikroorganizmalar,
Güney Amerika’daki bazı yanardağ çevrelerinde keşfedildi.
Mars aşırı soğuk ve aşırı kurak bir gezegen.
Venüs ise aşırı sıcak ve aşırı ıslak bir gezegen. Kuramsal olarak en
azından atmosferinin üst düzeylerinde, havada yüzebilen türden
mikroorganizmalar sağ kalabilir gibi (organik moleküllü, ışıklı ve 100 derece
civarındaki ortamda).
Böylelikle şimdilik elde var 2 olmakta.
Bu 2 gezegenin böyle olmasında, bir zamanlar 2’sinin de aslında zamanında
belli canlıların yaşayabileceği ortama sahip olup, zamanla birinin aşırı
ısınıp, diğerinin aşırı soğumasının payı var.
Elimizde bir de gezegen uyduları var ki sayıları toplamda 100’ü bulmakta.
Bunların bazıları, sıvı durumda suya ve volkan düzeyinde ısı üretimine sahip
durumda.
Tabii bu durumda asıl şoru şu olmakta:
İnsan türü, bu deneyleri yapmayı ne zaman deneyecek?
Şu anda bu deneyler için alınmış BM’sel veya uluslararası hukuksal bir yasak
kararı yok.
Ancak bilimciler nedense korkuyorlar, olur da gelecekte felaket koşulları
oluşabilir ve tarihsel suçlamalara maruz kalabilirler diye, bazı canlıları
kimseye haber vermeden gezegenlere veya uydulara salamıyorlar.
Uzay çalışmaları artık özel sektöre geçtiği için, devletsel denetleme de
zayıfladı. Artık işin zamanıdır.
Örneğin Çin’in bunu yapmakta çok daha fazla serbestlik taşıyacağı
kanısındayım. Çünkü onun için, maksat yarışta en önde olayım, var.
Şimdilik, bu deneylerin denenmediği veya denenmişse de başarılı sonuç
çıkmadığı, yani varsa gönderilmiş canlıların mevta olduğu çıkarsamasına
varıyoruz.
Unutmayın ki Papa ve BM yasaklamışken, Dünya üzerinde 10 insan klonu yaşadığı
resmen açıklanmış durumda. Yani, hiçbir yasak bu işi engelleyemez.
Olağan koşullarda 2015’te, en geç 2020’de birden fazla ülke en azından
Ay’da kalıcı üs (dolayısıyla canlı ekosistemi) kurmuş olacağından dolayı,
acelemiz kalmamış bulunuyor. Yani, ilk sonuçları görecek kadar ben bile
yaşayacağım.
Bu deneyler çok eğlenceli olacak: İnsan türünün bir kez daha tarihsel /
evrimsel bir eksodus yapacağı, tabii ki bunu yapması için kıçından itelendiği,
tarihsel bir çöküş dönemine girmiş bulunmaktayız. Türümüze hayırlı uğurlu
olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder