Cuma, Ekim 19, 2012

1929 Buhranı ve 2013 Müstakbel Krizi


Şöyle bir açıklama yapılmış:

“Bertelsmann Vakfı tarafından hazırlanan rapora göre, Atina’nın Euro Bölgesi’nden atılması halinde beklenen en kötü senaryonun maliyetinin 22 trilyon dolara ulaşabileceği belirtildi. Rapor iflasın 2013’te meydana gelmesi halinde etkilerinin 2020 yılına kadar dünyanın tamamını etkileyeceğine işaret ederek, ABD ve Çin gibi ülkelerin de bu dalganın etkisine gireceğini savundu.”


Global yıllık GSMH = 70 trilyon dolar.

G-7 = Dünya’nın % 50’si = 35 trilyon dolar.


Olası kriz = Yılda 3-3,5 trilyon dolar.

Öyleyse:

G-7 ülkelerinde 7-8 yıllığına yıllık % 10 küçülme.

Dünya’yı krizden toptan etkilenir sayarsak, % 5 küçülme.

1929 krizine bakarsak:

ABD, 1929-1937 arasındaki 4 yılda ekonomik açıdan reel olarak toplamda % 28  küçülmüş. Sonraki 4 yılda o kadar büyümüş ve 1937’de 1929’daki noktaya gelmiş. Sonraki 2 yıl arada salınmış, 1939’da da 2. Dünya Savaşı başlamış. O zaman da ekonomi, ‘yürü ya kulum’ olmuş.



Böylelikle, 7-8 yıllık dönemin yılda ortalama % 3,5 küçülme ile geçtiğini buluruz.

Eh, şimdi yaşayanlar bilmezler ama kayıtlar o dönemde insanların açlıktan intihar ettiğini yazıyor.

Onun 1,5-3 katı bir kriz, hemen akabinde büyük olasılıkla gelebilecek (GDO’sal ve/ya kuraklıksal) bir gıda kriziyle eşleşirse, ancak ‘suyundan da koy kooy’ olur. Bu 2. kriz, 2013 olası ekonomik krizine göre, gerçekleşeceği daha kesin olan bir kriz ama zamanı kesin değil. Ancak, savaşların salgın hastalık yaratması ve onun da getirdiği ölümlerin savaşın katliamlarını geçmesi gibi, ekonomik krizin getireceği açlığın üzerine gelecek bir kıtlık ortalığı telef eder , denebilir yalnızca.

Bir durum daha var:

1929’deki GSMH’lerin % 95’i reel sektörden geliyordu. 2012’deki GSMH’lerin % 50’sinden fazlası sanal / finansal sektörden geliyor. Eskiden GSMH’nin % 70’i harcanabilir gelir idi, şimdilerde % 33’ü-40’ı harcanabilir gelir durumunda. Örneğin Türkiye 2010 için, aylık harcanabilir para 500 TL (= yıllık 6.000 TL) gibi iken, GSMH 15.000 TL gibi idi (= % 40).


Dolayısıyla çıkarsama:

Ekonomi için yeni parametreler gerekiyor. Krizler yeni türden olacak. Dolayısıyla yeni türden çözümler tasarlamak gerekli.

Ne ABD, ne de AB, buna hazırlıklı değil. Savaş ekonomisi ile bu işin yürümeyeceğini görmedikleri, ABD’nin Irak’a petrol hesabına gidip, çarşıdaki pirince gidip evdeki bulgurdan oluşu gibi, trilyonlarca dolar gömmesinden ve Arap Baharı sayılandan belli.

Türkiye mi?

Başını kuma soktu ama kuyruğu yukarıda...

Hiç yorum yok: