Pazar, Kasım 04, 2012

Fidelite





Künye: Yönetmen: Andrzej Zulawski, 2000, 105’.


Marceau kendini aşan bir oyunculuk sergilemiş. Tek başına buna bakınca bu olumlu ama filmin tamamına bakınca değil.

Film anlatı açısından % 10 verimlilikte. Böylesi az derişik bir sanat ürünü hakkında ilk kez yazıyorum. Ancak negasyon bu kez bunu gerekli kıldı. Burjuvaların burjuvaları eleştirisi, marksistlerin (ve Marx’ın kendisinin de) burjuvaları eleştirmesinden daha verimli oluyor ve tabii ki burjuvaziyi eleştiren burjuva, ‘on binde bir dahi’den daha az bulunuyor.

İsteri 21. Yüzyıl’a yakışmıyor.

Bu film, fotoğraf sanatının estetiği ve burjuvanın sosyopolitiği üzerine bir film.

Bu filmi seyrettiğimde Susan Sontag aklıma geldi ve onun fotoğraf üzerine söylediği herşey değilse bile, tamamına yakını yanlıştı.

Filmin konusu: Sophie Marceau kıstırılır. Fotoğraf çeken kendisinin gizleri fotoğraflanmaktadır. O ne yapar? Çiftleşmeye kaçar ve şöyle der: “Yardım et, yolu göster.” Yola bakar mısınız? Kimin neresinden geçiyor? Ve devamında: “Bana bebek ver.” Nedir bebek? Çarşıdan mı alınır, yoksa erkek penisinden mi? Anti-maskulin ne yapar? Onu bebek peydahlarken de fotoğraflar.

Bu film tam da, Sontag’ın neden fotoğraf konusunda yanıldığını imler: O da çocuk peydahlamıştır. O da çocuğuyla fotoğraflatmıştır kendini. Çocuğunu meta-şey kılmıştır, Hülya Avşar gibi.

Marx sınıf mücadelesi konusunda gerçekten yanıldı ve/ya yalan söyledi ki farketmez. Sınıf mücadelesi, gerçekten kümesteki tavukların birbirini gagalamasına benzer: Kimin kimi gagaladığının önemi yoktur, altta kalanın canı çıkar.

Fransız burjuvazisi ve katmanları:

Büyük burjuva, küçük burjuva, (sonradan tanımlanan) orta burjuva, (bir Portekizli’nin tanımladığı) lümpen burjuva.

Burjuvazinin Fransız Sineması’nda filmleştirilmesi:

Claude Sautet, Jean Gabin ve Komiser Magiret, Claude Chabrol.

Metin de, % 10 sıkılıkta örüntülü oldu.

Hiç yorum yok: