Flechtheim gelecekbilimin isim babasıdır. Bunu 2. Dünya Savaşı
sırasında tasarlamış. Burada önemli bir nokta var: Benzeri bir çizgide ama
sanatsal çizgide, yani bilimkurgu romanda yol alan Asimov da kabaca aynı
tarihlerde psiko-tarihi tasarlamıştır ve o da kendine özgü bir
gelecekbilimcidir.
Flechtheim şöyle der:
“Gelecekbilim insan ve dünyası üzerine tartışmayı, şimdiye dek yasak
sayılan gelecek zaman kipinde üstlenecek.”
“Gelecekbilim bilginin önbilimsel bir dalıdır (yani henüz bilim
değildir, demek istiyor).”
Flechtheim böylelikle geleceği önceden kestirip, bazı felaketleri
gerçekleşmeden engellemek ister. Duygusal dürtüsü budur. Bunun nedeni de, 2.
Dünya Savaşı’nın yıkımlarını gözlemesidir.
Tıpta buna ‘koruyucu hekimlik’ denir. Tedavi hekimliği hastalıkları
ortaya çıktıktan sonra iyileştirmek peşindeyken, koruyucu hekimlik veya halk
sağlığı uzmanlığı, hastalıkların ortaya çıkmaması için önlemler alır. Bu
konudaki ilginç örneklerden biri, Türkiye’de 1970’lerin başında salgınbilim
uzmanı bir hekimin trafik kazalarını da, iyileştirilebilecek bir hastalık
olarak görmesidir. Eğer o insanın dedikleri o zamanlar ciddiye alınsaydı, 30
küsur yılda trafik 300.000 küsur kişi kazasında ölmezdi. Ozaman da nüfusumuz
gereksiz olarak, daha artmış olurdu, ayrı konu.
Flechteim’in çalışmaları Birleşmiş Milletler kurulduktan sonra,
1970’lerde onun bünyesinde kurulan Roma Klübü’nün özünü oluşturur. Doğum
kontrolünden yerel çatışmaların çözümüne dek, birçok sorun bu kurumun
uğraşıları arasında yer alır. Nüfusun çok hızlı artacağını öngören onların
sayesinde kurulan ana çocuk sağlığı merkezleri olmasaydı, bugün ülkemizin
nüfusu 100 milyonu çoktan geçmişti. Şu an bile işsizliğin % 20’lere çıkabildiği
düşünülürse, basit önlemler alma yaklaşımının önemi daha iyi anlaşılır.
Flechteim gelecekbilimi şöyle tanımlar:
“Gelecekbilim farklı bir yaklaşım kullanmalıdır. Ayrıntılı gerçeklerin
kronolojik sırasıyla çalışamaz. Bunun yerine, yorumlama, genelleme ve oldukça
yüksek bir dereceye kadar spekülasyondan yararlanmalıdır. Bu açıdan kültürel
antropoloji, kuramsal toplumbilim ve toplumsal felsefeyle yakın ilintili
görünür.”
Bu açıdan gelecekbilimin yaptığı, eldeki verilerden çizilmiş bir
fonksiyon grafiğinden ekstrapolasyon yapmakla benzeşir. Bu olasılıkları da,
oyun kuramını kullanarak, belli karar ağaçlarındaki belli stratejilere
dönüştürür.
Bugün gelecekbilim, geçmişi çalışan tarih denli işlevsel bir insan
bilimi sayılmaktadır. Bunun gerçek yaratıcısı Ossip K. Flectheim’dır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder