Dünya
Sistemi tasarlayıcısı Wallerstein, 1980-1983 momentli olarak, tam da
kapitalizmin kendisini bir kez daha küllerinden yeniden başlattığı bir dönemde,
birçok örtük varsayım kullanarak, global sistemin krizde olduğunu söylemiş.
Şerh:
Kaos-kozmos
veya tarihsel düzenlilik-düzenlilik geçişlerinde, determinist yaklaşımlar ve
modeller geçersizdir. Tarihin verileri, istatiksel dağılım tabloları oluşturur.
Onlara bakarak, entrapolasyon veya ekstrapolasyon yaparız.
Asıl
önemlisi determinist yaklaşımın temel 2 parametresi olan devletler ve özel
şirketler, Dünya Sistemi içinde yüksek başarısızlık oranları yaratmışlardır.
Tarihteki
5 bin devletin tamamına yakını batmış, 1945 gibi 100 devlet varken, eski
sömürelerden kırpıp kırpıp 200 kadar toplama varan devlete çıkılmıştır.
500
süren devletlerin, bunu yapmakla ne kadar başarılı oludkları bir yana
bırakılırsa, tıpkı evrim tarihindeki, tarihte de devletlerin batarak, yeni
devlet türlerinin evrimine yol ve hacim açtığını belirtebiliriz.
Bugünkü
200 kadar devletin üçte ikisi yanılmış devlet statüsündedir. Artı, yanılmamış
devletler de nüfuslarının belki yarısı için yanılmış devlet durumundadır.
Mülkiyetin ve devletin zaten bunun için var edildiği gibi, totolojik yaklaşımı
bir yana bırakırsak, hegemon devletlerin kendi varlıklarını sürdürme ve
tebasını memnun etme konusunda bırakın 0’ı, eksi puanlar aldıkları da kesindir.
% 1 x 100 puan, artı % 99 x eksi 2 puan, toplamda eksi puan eder, metafor
olarak söylersek.
Şirketler
ise, daha kötü durumda. Her yıl var olan yirketlerin % 1-5’i batıyor ve var
olan devletlerin % 1-5’i her yıl batmıyor. 200 devlette tam batmış tek 1 ülke
var örneğin: Somali ki onu da başkaları batırdı, kendi yöneticileri değil (Irak
ve Suriye direkten döndü, Libya’nın durumu veri eksikliği nedeniyle hala
belirsiz ama hepsi de 5-30 yıllık bir sürede böyle kılındı).
Dolayısıyla,
sömürülenin ölmediği makul sömürü için de, hem özel şirketler, hem de devletler
yetersiz kalmış diyebiliriz.
Bu durum
panoramasında, ancak ve ancak indeterminist modeller uygulanabilir kalacaktır.
O
nedenle, bu hatayı Wallerstein’a hiç yakıştıramadık.
(24 Ağustos 2018)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder