Cuma, Ağustos 24, 2018

Trump: Azledilirsem piyasa çöker


Bu olasılığı 6 aydır düşünmekteyim.
Trump’ın kellesini isteyenlerin bu şıkkı düşünememelerini de beklemiyorum.
Bu durumda, bu şıkkı isteyenler ağır krize oynuyorlar demektir.
Evet, en ağır krizlerde bile birileri kazanır, kazanabilir yani, eğer pozisyon olmaşısa, alabilmişse.
Trump, 2016’da seçildiğinde, 1980 neo-liberalizmi 35 yılını bitirmişti. Bu da, serbest ticaret kisvesi altında, ABD’nin global-ulullararası keneliği demek idi.
Bundan kazananlar oldu, evet. Kaybedenler de oldu ama. Çünkü 1980 öncesinde Abd bir Dünya markası idi, artık değil. O günleri özleyenler ve o günlerin geri dönmesini isteyenler var yani.
Trump şöyle demiş:
“ABD Başkanı Donald Trump, azil sürecine ilişkin tartışmalar hakkında konuştu. Trump, "Herhangi bir zamanda azledilirsem bence piyasa (ABD ekonomisi) çöker. Herkes yoksullaşır ve olamayacağını düşündüğünüz rakamlar görürsünüz" iddiasında bulundu.”
İyi de, Trump geldi ve Obama’nın herkese sağlık sigortasını sildi ve 50 milyon kişi kafaüstü çakıldı. Bırak yemek bulmayı, hastalanınca hastaneye bile giremedi. Yani, fakirler zaten yine ve hep kaybetti.
Zenginlere gelince:
Son model kapitalizmin tuhaf bir kuralı var:
Dolar milyarderi listesi, her 5 yılda 1, üçte bir yenileniyor. Artı; 1 nolar 1 noluklarında en çok 5 yıl kalabiliyorlar, örneğin Iphone-Apple gibi. Telefat bol yani.
Oysa, aristokrasiden alınmış bir gelenekle, kapitalizmin başında, burjuvazi de oturmuş bir sınıftı. 1750-1950 arasında, 50-100 yıl süren aileler ve şirketler hegemonlukları vardı.
Sonra, kapitalist olgiarşik odaklar da kendi içlerinde semirip bolarınca, iç savaşa yöneldiler. Bu duruma gelindi. Zamanında bizde de Özal, Koç-Sabancı kartelinin karşısına, Toprak, vd aileleri dikivermişti. Sonra, Koç-Sabancı hegemonluğundaki Tüsiad gitti, Müsiad geldi; Müsiad gitti, Tümsiad geldi.
Bakın, burada adlar ve onların ekonomik güçleri belli.
Trump’ın destekçileri için de böyle bizce. Yalnızca biz onu bilmiyoruz, çünkü medya onları açımlamıyor. Ekonomik güçlerini bilseydik, Trump’ı ne kadar koruyabileceklerini de tahmin edebilirdik.
Ancak, bayka uzun dönemli bir gerçek var:
ABD hegemonluğu yanlısı yazar Friedman, en geç 2028 başkanlık seçimi zamanı, ABD’nin bir kriz yaşayacağını, çünkü uzun dönemde belli bir siklus dolanımı olduğunu saptamıştı ‘Gelecek 100 Yıl’ kitabında. Trump, bunu 2024’e çekti yalnızca, 2020’de seçilse de, seçilemese de. Tarihte de böyle göreli kısa dönemli ileri ve geri salınımlar hep olagelmiş.
Zamanında, Clinton’un da başına çorap ördüler ama 2001 ertesiki CIA kökenli babalı Bush aile hegemonyasının, ABD’yi pek hayırlı yerlere taşımadığı da bir gerçek. Bugünün ABD’sinin batağını onlar hazırladı. Trump, o yönde veya bu yönde pek bir şey yapamaz artık, kimse yapamaz.
ABD, bunu ilk kez yaşamyor olacak: 1929 Krizi de vardı. Ancak o zaman, henüz Dünya bitirlmemişti.
2010’dan beridir artık su yok, gıda yok, enerji yok. Nüfus çok. Global salgın kapıda. Çevresel açıdan felaket ise, eğer gelir ise, ısınma ile değil, Yeni Buzul Çağı ile gelecek, donacağız yani.
O nedenle 2020 itibarıyla, 2100’e kadar 21 Yüzyıl artık fiilen bitti, 0’a 0, elde var 0 gözüyle bakabiliriz.
Yani:
2100’de de 10 milyar nüfus, 2018 hesabıyla yıllık adam başı 5 bin dolar harcanabilir gelir olacak. Büyükkentler 10-30 milyondan 1-3 milyona düşecek. Et tüketimi aynı. Eğitim ve sağlık aşağı.
Den den de den den…
(23 Ağustos 2018)

Hiç yorum yok: