Durdurulabilir
mi?
Hep bunu
merak etmişimdir.
2003
Kasım’da Galatasaray Meydanı’nda canlı bombalı bir araç, gelid önümde durdu,
lastiğini bilerek, kenardaki bariyere sürterek patlattı, bekledi, sonra da
konsolosluktan içeri daldı.
Ciddi
oyun tasarlayalım, gerçek durumdan hareket edelim:
Ben bu
aracı durdurabilir miydim?
Eh,
arabaya atlasaydım, ya birlikte patlardık, ya da adam kaçardı. Adam kaçsaydı,
adam ve arabadaki bombalar birlikte patlamazdı.
Araba
sürmeyi bilmem. Bilseydim, arabayı sağa devam ettirebilirdim. O zaman da ben ve
da ölürdü, diğerleri sağ kalırdı.
5-60
saniyelik bir süre içinde, patlatıcı mekanizmayı yok edebilirdim veya izole
edebilirdim, diyelim konsolosluğun sol arkasındaki boşluğa atarak (öyle bir
boşluk gerçekten var ve hala orada duruyor).
Kazara,
hemen sağa, Balıkpazarı’na girseydik, ölü sayısı aynı kalabilir ama kimlerin
öldüğü epeyi değişebilirdi.
Canlı
bomba hariç, ölü sayısının sıfırlanabilmesi için, arabayı 20 metre ileriye,
Galatasaray Lisesi’nin kapısının dibine getirip, hemen oradaki duvarın arkasına
sinebilirdim.
Eğer bir
uzman varsa bu konuda, eğer canlı bomba aracına gerçekten kazara yakın
düşerse,daha fazla şey yapabilir.
Yine de,
canlı bombayı, onunla konuşarak, bombayı patlatmamaya ikna edebileceğini
sanmıyorum. Ki zaten, ikinci uzaktan patlatma düzeneği hep oluyor genelde.
Dipnot 1:
Brüksel’deki
canlı bombalardan üçüncüsü, son anda vazgeçti, yeleği çıkarıp kaçtı ama sağ
yakalandı.
Yani bu
almaşık öyküler gerçekten yaşanabilir, yaşanabilirdi, yaşanabiliyor,
yaşanabilecek.
Dipnot
2:
Bu metni
yazabilmeye cesaret edebilmem için, 12,5 yıl geçmesi gerekti o olay üzerinden.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder