Türkiye
istedi 1 göz, Allah Ramazan’da verdi 2 göz.
Haber
şu:
“Açıklamada,
rejim uçağının vurulduğu sırada Suriye hava sahasında Rus uçaklarının da görev
yapmasına rağmen, koalisyon güçlerinin Rusya ile mevcut iletişim kanalını
kullanmadığı vurgulandı.
ABD'nin
bu tutumunun, Moskova ve Washington arasındaki hava güvenliği anlaşmasına bilinçli
olarak uymadığı şeklinde değerlendirileceği kaydedilen açıklamada, "Rusya
Savunma Bakanlığı bugünden itibaren ABD ile Suriye'de hava güvenliği anlaşması
kapsamındaki iş birliğini durduruyor" ifadeleri kullanıldı.”
Türkiye’nin
‘Fırat’ın batısı’ tezi var. Rusya’nın tepkisi bunun koşutunda.
Katar
olayı, 2 günde tersine döndü.
Türkiye
savaş istiyor, çünkü buna gereksinimi var.
Türkiye,
bunu hesaplamasa da, topraklarını dışında savaş yürüten / yürütebilir ülke
durumuna geldi. Ki bu bizim, ABD-AB çözülmesinin ilk momenti olan 2001’den beridirki
tezimiz: Yani, parçalanmamak için emperyalist olmak.
Evet,
Türkiye fazladan birkaç bin asker ölüsü verecek. Ancak sivil ölüsü değil.
Evet,
Türkiye fazladan milyarlarca dolar harcayacak ama borç muslukları yeniden
açılacak, IMF’ninkiler dahil.
Evet, Rusya
artık Fırat’ın batısındaki Kürtler’i de vurabilir.
Tezimiz,
bunun er veya geç böyle olacağı idi zaten.
Not 1:
Barzani’nin bağımsızlık referandumunun da epeyi bumerang turları atacağı
kanısındayız şimdiden. Hep de öyle olduk.
Not 2:
Türkiye, artık ne ‘kazan-kazan’ tipi, ne de toplamı 0 olan bir oyunda.
‘Yitir-yitir’ seçeneğinde ise, bazı büyük yitikleri başkan feda hamlesi olarak
vermek, sonul kazanç için gerekli olabilir. Ya da TC parçalanır. Biz, TC’nin emperyalistliğini değil, parçalanmamasını
seçiyoruz.
Not 3:
Rusya kararını açıkladı. Ertesi günü, koalisyon güçlerinden Avustralya kendi
uçaklarının uçuşunu iptal etti.
(19 Haziran 2017)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder